iş yerinde yaşanan gerçek bir olaydır. Pazartesi günü sabah 7:30'da istenmeyerek kalkılır, hazırlık yapılır ve işe gidilir. Sabahın köründe karga b.kunu bile yemeden hadi onu geçtim ben daha çayımı ve sigaramı içememişken benim tabirimle müşteri diye adlandırılan bir yaşlı teyzemiz odadan içeri girer.
buraporaitirazımvar: (Ulan bi durun .mına koyim bi çayımızı sigaramızı içelim) Buyur teyzecim.
teyze: itiraz edecem ben, hastaneden geliyom köpek toktor beni buraya gönderdi.
buraporaitirazımvar: (sabah sabah gene işimiz var a.g. beynimi ziker şimdi bu yarım saat) dur hele teyzecim celallenme hemen, buyur bi otur.
teyze: Saol yavrııım Allah razı olsun.
buraporaitirazımvar: Cümlemizden teyzecim, buyur dinliyorum.
teyze: Hastaneye rapor almak için başvurdum. Beni ne muayene ettiler nede kurula aldılar öle kafalarına göre rapor verdiler itiraz ediyom ben.
buraporaitirazımvar: Tamam teyzecim raporunu bi ver bakalım.
Rapor aldım sistemi açtım, raporu sistemden kontrol ettim ve teyzeye sordum.
buraporaitirazımvar: nerde kullanacaksın raporu teyzecim.
teyze: yavrıım zor durumdayım kiramı ödeyemiyom. elektrik su param duruyo devletten para yardımı istiyom onun için rapor aldım bu raporda işime yaramıyo.
buraporaitirazımvar: Tamam teyzecim.
Neydüğü belirsiz bir işçi olarak çalıştığım için arzuhalci miyim veri hazırlama mıyım belli değil. Her neyse dilekçesini yazdım teyzenin imzasını aldım ve dilekçeye raporun fotokopisini ekledim ve döndüm.
buraporaitirazımvar: Teyze bunu alt kattaki gelen evrak şubesine bırak git adresine yazı gelince yazıda yazan hastanenin sağlık kuruluna başvur.
teyze: ben okuma yazma bilmem yavrım kimsem yok. Başka bi yolu yokmu bu işin.
buraporaitirazımvar: (sabah sabah işim gücüm yok bide elden yazı vermekle uğraşacam offffff a.g. of) tamam teyzecim sen burda otur bekle ben geliyorum.
Teyze yaşlı olduğu için ve Allah rızası için aşağı indim gelen evraktan dilekçeye giriş aldım ve son bir kez daha evraklardan birer tane daha fotokopi çektirdim ve yerime geçtim.
buraporaitirazımvar: Teyzecim hangi hastaneye gitmek istersin.
teyze: ....... hastanesine gitmek istiyom yavrım.
buraporaitirazımvar: tamam teyzecim sen danışmanın orada oturma yerlerinde bekle ben yazıyı yazıp imzalatıp getiriyorum.
Yazısını yazdım ve şube şefine yazıyı paraflatmak üzere odasına gittim.
buraporaitirazımvar: (gene yok şef a.g. ya) Şef nerede Yusuf bey biliyor musunuz?
Yusuf: biraz önce sigara içmeye gitti.
buraporaitirazımvar: (tarağı yedik 10 dakkaya gelmez şimdi bu)teşekkür ederim kolay gelsin.
Şefi 5 dakikalık aralarla 3. kez ziyaretimden sonra şükür yazıyı paraflatabildim, aynı şeyi şube müdürümüze yaptırmak üzere odasına doğru yöneldim. Vay a.g. ben böyle işin oda yerinde yok. Temizlik görevlilerinden birine sordum toplantıda olduğunu söyledi. Tabi bu arada hala teyze bekliyor ve beklemekten sıkılmış olduğunu herkes görsün diye oflayıp pufluyordu. Her neyse yerime geçtim ve sigarayı kaptığım gibi yanında vazgeçilmezi olan çaya doğru hızlı bir şekilde koştum, 2 dakikada hızlı bi şekilde çay ve sigarayı aradan çıkartayım dedim ve yaptım da. Geri yerime doğru geçerken bide ne göreyim kapının önünde şubeden sorumlu müdür yardımcısı beni bekliyor.
Müdüryardımcısı: Neredesin sen teyzenin yazısı varmış bekletiyormuşsun onu yarım saattir. hemen yazısını yaz yanıma getir.
buraporaitirazımvar: Şube müdürümüz toplantıdaydı ona paraflatmadan size getirmeyim dedim müdürüm. Hemen getiriyorum.
Anlayacağınız teyzemiz çok bekledi diye sinirlenmiş bizi Müdür Yardımcısı Beyefendiye şikayet etmiş. Müdür yardımcısı da işten kaytardığımızı sanıp gelip bizi azarlıyor. Bizde amandır teyzenin okuma yazması yokmuş, durumu kötüymüş yemek yiyecek parası yokmuş diye insanlık namına yardım ede duralım teyzemiz fazladan 20 25 dakika bekledi diye gitsin ona buna şikayet etsin.
O zaman neymiş sözlük başta hayır duası aldın diye herkese kanıp merhamet etmeyecekmişsin. Maraz'a zemin hazırlamayacakmışsın.