izlediğim en kötü maçlarından birini cıkardı milli takım ,en son bu kadar kötüsünü isviçre deplasmanında görmüstüm.
almanlar bu maçta kendilerini hic yormadılar ,baktılar bunlar mal sadece önde biraz baskı yapıp milli takımı afallattılar ,takım kendine gelene kadar da geride beklediler, olay bundan ibaret gibi geldi bana.
maç boyunca hep aynı sey mi olur arkadas, topu kalecimiz göbek oyuncularına veriyor, ilk baskı dalgası, top ya gökhana ya da sabriye atılıyor, ikinci baskı dalgası,acilen bala göte ilerideki en yakın ve hareketli ve kırmızı tişört giymiş elemana atılıyor ve finish him, top hamitte veya tuncayda ve aynı saniye icinde rakipde.eger hızlı hareket ettirirsek bu olayı ışıgın da gözlerimize oynadıgı oyunla sanki yeni geliştirilen yapay zekaların duvara karsı mesafe ölçüm sistemini test etmesi gibi de gelebilir.
tabi bu durumun en büyük sucluları hiddink ve oğuz cetindir. gercekten cıkartılabilecek en kötü kadroyu cıkarttılar bu aksam, cagrılan kadroda da yapılan yanlıslar bu oyunu gördükten sonra yuh dedirtti artık.yani bu ülkede sol bek sabriye mi kaldı allahaskına. yetmiş milyonluk ülkede solda sabriye bir alternatif yok mu.bu nasıl bir aymazlıktır.kendi bölgesinde bile tam verim alınamayan bir adamı grubun en zor macında mevkisi olmayan kritik bir yere koymak...yapmayın bunu.
volkan sen yok, mehmet topal yok ki aurelio sakatlandı yerine tuncay girdi.yetmiş dakka sırıtan halil yerine bir mevlütü koymak yok , semihi cok sonra al. belli ki yönetim bitse de gitsek havasındaymıs, kafalarda mac coktan kaybedilmiş.