annelerinin ne olduğunu bilmiyorum, orospu çocukları mıdır değil midir bilmiyorum fakat bir kızın hayatını kararttıklarını biliyorum. yedi yaşında bir kızın, yedi, yedi. bir dakikalığına o kızın yerine koymaya çalıştım kendimi, içim dışıma çıktı. otuzunda bir erkek olarak içim dışıma çıktı. yedi yaşındaymış, yedi, yedi, yedi...
bazen ot gibi oluyoruz. bunu da unuturuz, bunun gibi binlercesini unuttuğumuz gibi. millet olarak en güzel şeyi yapmaya devam ederiz, yeriz birbirimizi, bok atarız üzerlerimize. kucaklaşmamız için toplu katliamlar, toplu tecavüzler, felaketler gerekli sanki amınakoyim. nefret çürütmüş içlerimizi, yedi yaşında bir kızın görmeyen gözlerinden daha körüz. kendi adıma özür dilerim senden küçük çocuk. bizim öyle büyük işlerimiz, öyle büyük hayallerimiz, öyle büyük düşüncelerimiz var ki seni ve seni gibileri anca buralarda anıyoruz.
affet yavrucum.