bu gün bir arkadaşım ile tartıştığım konudur. klasik ve klişe bir laf olarak almayın bu başlığı çünkü benim bahsettiğim filmlerin gerçek hayattan ne kadar uzak olmasından ziyade, bazı durumlarda da bunun gerekliliğine dikkat çekmek istemem...
sözü alanlar bağırır çağırır "gerçekçi olun kardeşim, bu ne!"
şimdi bir film düşünün ki (twighlight) tüm oyuncular baştan ayağa, pırıl pırıl parlayan, kadın oyuncuları güzellikte hurileri anımsatan, erkek oyuncuları her genç kızın hayali olacak derecede olan, odaların duvarında poster, her gençlik dergisinin bir kapağı hepsini geçtik yediğimiz çitoslarda bile dövme olarak çıktı! işte böyle bir film.
benim iddiam şu bu filmdeki yakışıklı ve güzel bay/bayanlar çekilse filme olan rağbet iddia ediyorum %70 oranında düşer! çok ciddiyim. o soluk ve beyaz tenli, birbirine yakışan vampirler cidden insana izlerken zevk aldırıyor.
işte eğer burada sırf gerçekçi olmak(!) uğruna günlük hayattan seçelim fazla beğeni toplar bu film deselerdi işi yokuşa sürmüş olurlardı. haksız mıyım?
yahuuu ne düşündünüz bu kadar sizlik bişey söylicem. kendim izlemiyorum ama en basitinden cinsel içerikli film endüstrisi bu işi denildiği gibi "gerçekçilik payı" koyarak yapsa onlar da işin içinden çıkamaz. nasıl çıksın ki? göbekli kıllı bir erkek ve yine şişman, olgun bir kadın..! (ulan fazla ayrıntıya girmek istemiyorum işte)
film izlerkenki sorun, kişinin kendisini nasıl görmek istediği mi yoksa kendisini görmek istediği mi? bu soruyu cevaplayacak olanlar zaten hangi filmden zevk alacağını biliyordur...
ama bunların yanında da toplumsal mesaj içerikli filmler, sırf göze iyi görünmek uğruna "kim vurduya" gitmemeli, bence... yani genelde de öyle oluyor zaten. bu lafım yönetmen adayı arkadaşlara...
