düşünmektir.
inanmıyosan yeteri kadar düşünmüyorsun demektir.
sakın kimse inanmayanlara hakaret ettiğim sonucuna varmasın, saygımız sonsuz herkese.
yanlız kitabı yok fransızca indirseydi, yok resimli olsaydı, nebiliyim işte ortadoğuda indirilirken japonyayı anlatsaydı derseniz, bende derim ki sen kimsin ki tanrıyla pazarlık ediyorsun. bugün bir şirkette çalışan kişi bile amirine akıl veremezken sana nefes verenle nasıl pazarlık edersin.
iyide kardeşim ben inanmıyorum ki zaten dersen, baştan olmayan birşeye inanmak zaten imkansızdır.
cep telefonu üreticileri kablosuz görüşmenin imkansız olduğunu düşünselerdi, bir zamanlar olmayan kablosuz görüşmeyi bulmak için hiç çaba sarfetmeyeceklerdi.
hergün binlerce insanın geçtiği boğaziçi köprüsünün bir mühendisi yoktu, saldım çayıra mevlam gayıra yapıldı desem gutinizle le gülersiniz. bu alemdeki nizam nasıl oluyorda saat gibi takır takır, şaşmadan devam diyor öğle ise.
havadaki azot oranı düşüp oksijen miktarı artarsa ciğerleriniz yanar. atmosferdeki gaz miktarı neden değişmiyor?
boşluk olan evrenin genişlemesi size ne ifade ediyor?
ışık hızı neden geçilemez?
en küçük yapı taşından, evrendeki en büyük galaksilere varana kadar herşey neden döner?
bir kapının marangozhanede kendi kendine oluşma olasılığı nedir?
big bang teorisinin gerçekleşmesi için gerekli olan devasa enerji boşluğun bile olmadığı yokluk noktasında kim tarafından verildi?
dünyanın güneşe uzaklığı yaşama elverişli olacak ölçüde nasıl bu kadar milimetrik olabilir?
atmosfer zararlı ışınları süzüyor, ya süzmeseydi?
bla bla bla...