artık önceye oranla daha çok siyah giyiniyorum. ama yanlış anlama çok kötü halde olduğumdan değil, senin için ayakta duruyorum. sırf sen bana siyahı çok yakıştırdığın için siyah giyiyorum. beni hala görüyosun biliyorum bunu, o yüzden.
bu sene haziran ayının son günü abimin kep töreni için elbise bakarken kendime çok içime sinen bi şey bulmuştum sonra sana mesaj atmıştım kubii çok güzel siyah bi elbise buldum demiştim. vayy siyah bi de, kapınıza gelcem göster.- hayır o gün görürsün , - bekleyemem bak gelirim kapınıza ciddiyim yaparım bilirsin demiştin. ikna etmiştim bi şekilde seni. saçımı nasıl yapıcağımı sormuştun düzleştiririm büyük ihtimal demiştim sen de hımm tamam demiştin sadece. niye öyle yapmıyım mı kıvırcık mı yapıyım? - hayır yapma, ben seni her halinle beğeniyorum. ama biliyodum kubi kıvırcığı daha çok seviyosun hatta saçımı kalıcı kıvırcık yaptırınca geçen sene çok sevinmiştin birlikte kıvırcık takılırız demiştin. o yüzden yine aynı şekilde yaptım saçımı yine kıvırcığız birlikte *. neyse o akşam gelmişti, eve gittiğimde geç olmuştu saat baya tam yatıyodum mesaj geldi senden; bugün çok güzeldin hayran oldum sana demiştin. kubii bak dediğim elbise buydu işte ama demiştim sade bi şey diye meraklancak pek bi tarafı yoktu görmüş oldun dediğimde çok güzeldin, hep seni izledim demiştin. yine öyle izliyosun dimi kubim biliyorum görüyosun ya da hissediyosun beni çünkü ben rüyalarımda görüyorum seni belki de orda gerçeksin gerçekten orda bulusuyoruz senle. kendimi hep buna inandırıyorum.
devam edicem siyaha. ama sadece sen seviyosun diye.