air20

entry479 galeri
    384.
  1. (bkz: (#7359625))

    Bu sözlükte senden sonra tek kelime yazmadım yanlışmış gibi geldi çünkü. hatta uzun süre hiç birşey yazmadım buraya. beni üye yapan sendin. Akşam gelmediğinde uyuyorum dediğinde; son yazdığın entrylere bakıp 'hani uyuyordun len' dedim defalarca. Bir günde 200 entry girdik kafayı kırdığımızda rekor kıracaktık amına koyuum daha. Bu sözlük bana senden miras.

    Siktiğimin haberini siktiğimin bir gününde seninle bir barda tanıştırdığım kızdan aldım amına koyuum! Oğlum hala şaka gibi len. Tek kelime edemedim öylece sustum kaldım. telefonda söyledi; senin Facebook duvarına yazmışlar. ŞAka sandım. Ciddiyim hiç aklımda geçmedi. Sonra umur'u aradım, len şaka yapmışlarda aslı var mı bir bak? ben cafeye gidiyorum dedim. sonra böyle şaka mı olur len diyip internet cafeye gittim. cafeye giderken bir yanım dur dedi ama şaka olduğundan emindim. ismini google'a yazdım; Aşırı hız yapan gençler Yanarak öldü yazıyordu. Onca kez konuştuk bir gün google'da adımız yazılınca sayfalarca site çıkacak oğlum diye, çıktı kardeşim emin ol çıktı. O an yemin ederim herşey durdu, herşey dondu. Yanımda elif olmasa o bilgisayarların hepsini kıracaktım sonra bir ağlama geldi.

    DAha önce ölmekten bahsettik. Umur 'boğularak' özgür 'donarak' dedi. sen susmuştun sonra sana bakınca 'yanarak ölmeyim de başka birşey istemem' dedin. Çok acı değil mi len? Sen aramızdaki tek inançlı insandın, oruç tutan, allaha inanan peygamberle taşak geçtiğimde 'abi yanımda yapma' diyen. Sen bunu hak etmiyordun oğlum, böyle olmamalıydı.

    Bugüne dair bir çok tecrübeyi beraber yaşadık. ilk tanıştığımız günü bile hatırlıyorum. Kayıt kuyruğunda ertaçla tanışmışsın o da 'bu da piç anıl' diyerek tanıştırdı o gün muhabbet tavan yaptı zaten. Ağır adamdın belliydi bir gün yetti numaraları alıp, yarın buluşuruz demeye. Aylar sonra itiraf etmiştin 'o gün anlamıştım len adam gibi adam olduğunu' diyip anlattığım şeyi anlattın. inan şuan hatırlayamadım aklıma gelmiyor ne dediğin. Ama çok sevinmiştim len, hani 'saol ortak adamlık sınavınıda geçtim ha' dedim güldük.

    Geçen gün yine buluştuk. süper 4'lü yerini 3'lüye bıraktı. Özgür, umur, ben. hadi özgürü geçtimde umur sen ben hep birlikteydik lan. Fotoğraflara baktım eskişehir, kapadokya vs. sende ben gibi gezmeyi sevdiğin için gittik lan! ama yetmedi bu yaz polonyaya gidecektik, yalan oldu üstüne düşmedik. Ama olsun senin yerinede gezerim ben. Nevaleleri alıp yine yola çıkarız, dağıtırız sağda solda. Hadi len ilk otobüsle gidiyoruz diyip çıkarız evden! Sabahında bizi bekleyen otobüse uyursak kalkamayız diyip, sonra uykumuz gelince içip içip sarhoşta gideriz! Gittikte...

    Lan çok içim acıyor. ereğliye gittik cenazene yetişemesekte; umur ben elif hemen atladık otobüse... Kaç defa çağırmıştın bizi, Hep erteledik! gideriz abi tamam abi dedim, pişmanım... Hakkaten güzel yermiş karadeniz ereğli. Denizi mükemmelmiş, sahili kusursuzda sen yoktun be kardeşim! Köydeki adresini bulduk, aramadığım yer kalmadı en son karakoldan aldık adresi; nasıl bir samimiyettir ki ailenin numarası bende yok? Çünkü hiç icab etmedi, hiç düşünmedik bir gün ölürsen evini bulalım diye!

    Otobüsten inip oturduk sahile, yan tarafta fabrikanın dumanı tütüyor, sahilde sikik sikik dolaşan gemi kılıklı şeyler bunların hiçbiri bir anlam ifade etmiyor çünkü sen yoktun! senin yokluğunda ailene destek olabilmek için geldik, çok acı. Gün boyu birşey yiyemedik, ama yememiz lazımdı onca yol gelmiştik, harap bitap halde. ilk duyduğumda bir saat ağladım. Hep diyordun 'sen ağlamaz mısın hiç' diye; ağladım abi, hiç bu kadar içten olmamıştı, ağlamayı unutmuşum nefes alamadım böyle sanki saplandı birşeyler kalbime sonra söz verdim ağlamayacağım diye, ailene destek olacağım diye, ulen biz kimiz ki biz iyi miyiz ki ne desteği?

    o siktiğimin 118 80 reklamı aklıma kazınmış, aradım buldum amcanın numarasını son geldiğinde bahsetmiştin, ismini anmıştın aklımızda kalmış. hiç aklına gelir mi len insanın, o orosbu çocukları güle oynaya reklam yapıyor halen, her televizyonu gördüğümde kırasım geliyor. Aklıma kazıdıkları o numarayı, arkadaşımın en yakın arkadaşımın cenazesine yetişmek için kullanacağım.

    doğum günüm için daha bir hafta önce! bir hafta çok değil! Onca saat yolu bir gün yanımda olabilmek için gelmiştin. Umurla seni demirtepe metrosuna almaya geldiğimde çok şaşırmıştım, dostluk kavramının ne olduğunu bir senede kavrattın bana. Hani ne gerek vardı ortak diyip sarıldım ama ciddiyim hiç bu kadar mutlu olmamıştım len, yani benim için bunu yapmana halen anlam veremiyordum o an, onca yol bir gün için değer mi? dedim. Senin için değer baboli, geldik işte burdayız dedin. eyvallah kardeşim, senin içinde değer. Doğum gününü ilk biz mi kutladık şimdi dedin? maalesef önce annem aramıştı 2 dakkayla kaçırdın.

    Doğum günümü kalabalık kutladık, pişmanım sana şöyle bir sarılıp saol dostum diyemedim arada kaynadın, yine dansetmedim ama abi daha değil, daha değil diye geçiştirdin. Şimdiye kadar hiç böyle güzel bir gün geçirmemiştim hep kaynardı doğum günüm, yazın ortasında tatil yerinde yeni tanıştığım insanlarla kutlardım; formula 1 gibi şampanya patlatacan amına koyuum demiştin aklında kalmış heralde. Bahçeliden eve doğru yürürken umurla aldığın hediyeyi başımdan aşağı döken özgürde olsa, orada iyi ki doğdun dostum diyişin hala aklımda. Pis pis sırıtınca; dayanamayıp ağaçları sulayan hortumu alıp ıslattım hepinizi. Adam nasıl koşuyordu karşıdan? len durun len yapmayın diyerek. O an gerçekten doğru insanlarla bir arada olduğumu hissettim. HEr an yanımda olan, sadece kötü günde değil dert yanacak bir dost değil, iyi günümde de arkadaşına sarılan iyiki varsın ben hep buradayım len diyen bir arkadaş!

    Çok zoruma gidiyor len, ereğliye gidince bahsettiğin börekten yedik ama çok tatsızdı, eksikti yine birşeyler. Çıkıp yerel gazetelere bakalım dedim, detaylar neymiş öğrenelim. Büfeyi gittik tam adama soracaktım ki; Elif sessizce 'hepsinde var aşkım' dedi. Posta, milliyet, hürriyet, cumhuriyet hepsi! çoğunda ilk sayfada fotoğrafların vardı len. içim yine paramparça oldu, aldık gazeteleri okumaya başladık. Maden mühendisliği yazmışlar, hidrojeoloji mühendisliği olacaktı ama değiştirmek yada bunu sorgulamanın artık bir değeri yoktu, sen yoktun çünkü! sonra oturduk ilk kaldırıma gözümden bir tane yaş indi, o denizi seyrederken. Kendimizi toparlamayı bekledik; ailenin evine giden taksiye bindik. TÜm ereğli biliyordu başınıza geleni adam bizi direk bahçeli, eski, denize bakan aynen anlattığın gibi bir yere bıraktı. Sanki daha önce gelmiş gibi direk anlamıştım, kafamda çınladı söylediklerin. HErkes uyuyordu sabahın 7'sinde gelmiştik ama uyandılar. Dedeni gördüm adam bitmişti diğerleride öyle. ama annen bizi görünce anıl sen misin, umur sen misin? diyip sarılınca, ağlamaya başlayınca kendimi yine kaybettim kardeşim. Dayanamadım. Anneni bırakmak istemedim sarılmak istedim o size emanetti dedi, çok kötüydü be ortak. Hani hepimizden beterdi. Babanı gördüm; gözleriniz aynı len kız kardeşininde öyle. Baban bize 'Kubilay geleceğiniz söylemişti; Denize gireceğiz anlattım buraları demişti. Bak ne için gelecektiniz neye geldiniz' dedi. özetledi herşeyi. Gerçekten pişmanım, ertelediğim için lan sen bir gün için çıkıp geldin saatlerce yolu! biz oraya tatile gelmeye üşendik! özür dilerim kardeşim.

    Mezarına gittik, evden çıkınca bitti sandım, en azından zor kısmı bitti dedim ama bitmemiş! 1,90'lık adamsın, ufacık biryere sığdırmışlar seni. Küçücük len; sen oraya sığmazsın len dana dedim tebessüm ettim. Sende biliyorsun beni hep gülerken hatırladığını söyledin ama bu sefer tebessüm donup kaldı ağzımın kenarında...

    Konuştum kendimle, sanki sen varmışsın gibi konuştum. Birazcık ağladım; sonra döndük ankaraya. Berbar bir halde. Ama merak etme gelmek isteyen herkes için otobüs ayarladık. 10 küsur kişi birdaha geldik yanına, yine gelmek istiyorum ama içime bir rehavet çöküyor. daha güçsüz olurum diye korkuyorum; biraz daha zaman geçsin en azından gidince ağlamam diyorum. Ama o zaman hiç gelmeyecek heralde bir buçuk ay oldu; hala arayıp ben geliyorum diyecekmişsin gibi geliyor. Kardeşin fotoğrafları istedi; veremedim! gönderemedim! sanki ona yollarsam anlamını yitirirmiş gibi hissettim. Senden kalan son şeyler onlar; videolarımız, fotoğraflarımız bakıp bakıp gülüyorum. Len biz hep eğlenirdik! Ama bugün arayacağım kardeşini göndereceğim hepsini; ailenden daha önemli olamam; biraz bencillik ettim işte kusura bakma...

    En çok annen; 'anlatın ne yaptınız?' dediğinde içim burkurdu. Umur'a baktım; o da benim gibi başını öne eğmişti. Ne anlatılır ki? NE diyim içtik sıçtık, dağıttık teyzecim, hep eğleniyoruz kafamız güzel devamlı geziyoruz mu diyim? ne diyim len? yine bir kaç hikayeyi değiştirip anlattım. O kalabalık güldü, baya baya güldü. SOnra sustum. Birden birdaha hiç beraber gülemeyeceğimiz geldi aklıma. Yine de varmışsın gibi hissediyorum bazen; gazete küpürlerini astım perdenin arkasında duvara; bugünde resimleri çıkartırıp asacağım; ama rahat ol kimse görmüyor. Arada sigara sararken ayağa kalkıp gidip bakıyorum; artık alıştılar kimse sormuyor nereye lan diye...

    Eskişehire gitmeye hazırlanırken bizim evde; umur: 'anıl bakar mısın interneti kullanabilir miyim' demişti sende 'behlülün yalısı mı len burası' dedin dakikalarca güldüm. Umur kibar, aşırı nezaketli çocuktur da o espriye gülmemekte haksızlık olurdu len. hala aklımda o an; hiç beklemiyordum senden öyle bir laf.

    eskişehire gidince; malum ocak ayı buz gibi; bere almayı unutmuşum. 'LAN benim kulakları büyük; sizden daha çok üşüyorum beyler' diyince; çıkarıp vermiştin bereni. o zamanda çok şaşırmıştım ama yüzsüzlük ya; aldım taktım hiç acımadan. Konyada unuttum sanıyordum cerengilde kalmış; alıp saklıcam. Hani yaşarken anlayamıyor insan; ufakta olsa sonuçta fedakarlık; saolasın kardeşim senden çok şey öğrendim.

    Kapadokyaya gidince; sağda solda abuk subuk sikko sikko şeyler satan adamlara bakıp 'yerliler len' demiştin. sonra 'yeni bir ada keşfettik buranın kolompu benim' dediğinde 'americo vespuci'side benim senden daha önce geldim ama farketmemişim' diyip kahkalarla adamların yanına gidip tanışmıştım. Sonra oturup fotoğraf çektirdik; bakınca bir hoş oluyorum fotoğrafa ne gülmüştük lan. Adamları makaraya almıştık en son döküldüler; sizin mühendis kızlar pek çirkinmiş, kız dediğin at olur at demesiyle muhabbeti sonlandırdık zaten. Diğerlerine yetişirken hala gülüyorduk amına koyuum. Aklımda hepsi.

    Nedjima'da pek takılmadık ama orada paso fotoğraf çekmiş birisi. Bakıp bakıp düşünüyorum ne zamandı diye sonra hatırladım; o ara iyiydik baya.

    Keşke daha çok fotoğraf çekseydik. Bakınca hatırlıyor insan normalde bilgisayara takıp atarsın boktan bir klasöre; hatta yanlışlıkla silinir. Ama öyle değilmiş; anıları canlı tutuyor hepsi değerli bir kareymiş aslında. Daha fazla şey yazacak durumda değilim; ilk defa oldu adamım eskiden de söylemiştim.

    (#7383562)) hala öylesin adamım.

    Ulen bak albümüm var hiç söylemedim ama ünlüyüm len hehe diyip sana dinletirken; şu şarkını atsana len çok güzelmiş dedin. hatta sonra 5 kez daha dedin. Yine üşendim amk. internette vardır indir ortak dedim. Allah belamı versin. Ne üşengeç, ne boktan bir adamım len. Sen olsan ikiletmezdin beni, ben hep birşeyi yapmakta zorlandım kardeşim. iLK defa elime kalem alıp; gerçekten yitirdiğim sana yazdım. Son yazışım oldu bir aydır birşey yazasım yok. Hatta kimseyede söylemedim; facebookmuş, sözlükmüş, blogmuş, myspace hiç bir yere tek kelime yazmadım. ÇOk yapmacık geldi çünkü; canım dostum başın saolsun. Adamın duvarına; başın saolsun yazılır mı len? Kime ne anlatıyorsun? bu ne saçma şey dedim. Tükürdüğümü yaladım ama dayanamadım rüyamda gördüm seni; helikopterle geziyorduk ne alaka lan? sonra uyku tutmadı. bende o yazdığımı yazıyım dedim yeni birşeyler yazmaya gücüm yok inan ki...

    iyi bak orada kendine!
    Tanrı varsa; yerin cennet...
    Varsa köprü şimdi durma, koş haydi hızlan
    Eğer yalansa ahiret, yanıldın diye kızmam...

    Kimi suçlucam? Tüm bunlar kimin yüzünden?
    Tam hayale dalıyorken kayıyor yıldız gökyüzünden
    Kalpte var sızım, bugün dolup taştı hüzünle
    Sağa sola bakıyorum ama gitmiyorsun gözümden!
    Elveda kardeşim! elveda arkadaş!

    Geçenlerde çağırmıştın, gelmek nasip olmadı
    Geç oldu biraz ama evine gelmek kolay olmadı
    Tutuldu kollarım, ben bakarken susup kaldım
    Evini gördüğümde çok buruk hayale daldım

    Bulmaya geldiğin gitmiş! senin olansa kayıp!
    Gitmeseydin keşke tüm hayalleri yarım bırakıp...
    Elveda kardeşiM! elveda arkadaş!

    Çok acayip lan hayat, ismin resminle süslenmiş
    Dev adam mezarda, biri iki taşla çevrelenmiş...
    Bana ailemden babamdan daha yakın adamdın
    bob marley hastasıydın, dinleyerek sarardın!

    Beni bilirsin hep gülerdim, ilk defa sırıtmadım
    Görecek olursan çok şaşırma diye sessiz ağladım!
    Elimi kolumu bağladın, son defa sarılsaydım
    Keşkelerle olmuyor be! keşke bizimle kalsaydın!
    Elveda kardeşim! elveda arkadaş!

    Bir çok luzumsuz insan bu hayatta nefes alıyorken
    Gitmeseydin kardeşim! senin için çok erken...
    Sonra bende öyle daldım, oturdum bir sigara sardım
    yANIMDa kalmış tek bir dost ve birtanecik sevgilim!
    Elveda kardeşim! elveda arkadaş!

    Genelde asabi olsanda, ne birini üzer ne de kalp kırardın
    Oğlum biz zaten yalnızız be daha da yalnız bıraktın...
    Sen merak etme kardeşim; bu geldiğim yolu dönerim
    Seni kırdığım bir an varsa hepsi için özür dilerim...

    16 Ağustos 2010 (Anıl)
    0 ...