asgari ücret

entry1059 galeri video4
    82.
  1. asgari ücret demek;

    - secdeye vardığında burnunu sızlatan kesif ayak kokusu
    - gömleğin stepne düğmesi
    - sıradan bi bokta bile göze çarpan koyu leke
    - kopan tespihin aralarından kaybolan boncuğa ikame farklı renkteki boncuk
    - giydiğinde özgüveni tavan yaptıran kıyafet
    - tuvalet kağıdı rulosunun üzerindeki bi iki g.t silimlik kağıt
    - ense köküne düşen damla
    - hohlayarak yazabileceğin tükenmez kalem
    - klavyede yerinden fırlamış olan tuş
    - elini attığında kopan düğme
    - hazır gitmişken arkadaşdan yatırması istenilen bi kaç fatura
    - kimde olduğunu bilinmeyen halı saha ayakkabısı
    - farklılık olsun diye sağ bileğe takılan saat
    - sola dönmek için verilen ama kullanılmayan sinyal
    - evdekilerde yesin düşüncesiyle yaptırılan paket
    - mazgaldan deliksiz geçirilmeye çalışılan tükürük
    - sürücü olunduğunda dikkat edilmesi gereken çise, gizli buzlanma
    - mario hesabı gizli sarmaşıklar
    - görüldüğünde şaşırılan asma ağacı
    - hayranlıkla bakılan üst üste binmiş pazar çadırları
    - nasıl görünüyo diye dönüp baktığın kendi g.tün
    - tam ekmek arasına yarım ekmek nevalesi
    - balkondan sallandırılan halı düşmesin diye üzerine konulan sandalye
    - plakalara bakarak türetilen kelimeler
    - arabayla arkadaştan ayrılırken eyvallah, görüşürüz anlamındaki son korna
    - park halinde, içi bi araba adam dolu araba
    - çatalla alınmaya çalışılan tabaktaki son bi iki çubuk makarna
    - iki kanal çeksin düşüncesiyle ayarlanılan kanallardan bi tanesi
    - otobüsün içinde dışarıda ortak bi yere odaklananların merakına merak
    - yeni alınan arabanın hatrına ıslatmadan dönerken yapılan kaza
    - basamağı olmayan yeşil otobüs
    - emlakçının önünden geçerken kulakları çınlatılan ev sahipleri
    - park halinde işlek yola bakan tarafta ki katlanması unutulmuş ayna
    - sinirlenip artistlik tonda yumruklanılan duvar
    - bisiklete yeni taktırılan papuç
    - karşılıklı iki binanın, arka taraflarının arasında kalan betonsuz tek toprak parçalarına sallanılan çöpler
    - bi kaç sıra seni öne çeken gişe numarası eline geçince başkasına verdiğin numara
    - diş atmış bozuk pantolon fermuarı
    - bi süre durman gerektiğinde el frenini çekerek dinleneye çektiğin ayak
    - eski tip tost makinesinde kanatlardan dışa taşan ekmek parçası
    - düzenli olarak aynı yerde çıkan sivilce
    - kime ait olduğunu yazmadığın telefon numaraları
    - cepte yanlışlıkla noya basıp tekrar aranmayı beklemek
    - otobüste ters oturamayan ayaktaki yolcu
    - sadece kazağın altına giyilen gömlek
    - diğer elle yazılmaya çalışılan ilk harf
    - bu ne be nasıl yiyolar bunu
    - bankamatik, kredi kartlarının arkasına atılmayan imza
    - cam kenarına yakın bedenin üşümesi, önceliği kola vermesi
    - küçük bi taş parçası nedensizce tekmüklenirken yere sürtülen ayakkap
    - boxerda ne işe yaradığını bilmeğim düğme
    - bağcıkların ucunda bağcığı toplayan kopmuş laylon parça
    - beş kişiyiz diye dolmuşa verene kadar taksiye veririz diye düşünülen tutar
    - tuvalet yada banyoda ahşapla beraber boyanmış pencere
    - koridorda sadece dirseği görülen boru
    - çakılıp kutusuna geri konulan kibrit
    - büyük harflerle yazılan soyisim
    - boğazı yırtarak geçen ekmek parçası
    - cinsellikle ilgili anne babaya yapılan küçük gönderme
    - ters çevrilmiş el arabası
    - önemli bi pozisyonun ardından çürümeye maruz kalan kol
    - kırılan güneş gözlüğünün bi gözü
    - baldıra su sıçratmasın diye taşın baldırına usulca bırakılan kaka
    - otomatiğine basılmasına rağmen açmakta zorluk çekilen kapı
    - kapaklıklı kalemin kaybettiğin kapağını, kapağı duran kaybettiğin başka bi kalemle
    - bardağı taşıran son damladan sonraki ilk damla
    - sittinsenedir kullanılan tava
    - bulmacada çözülemeyen bi kaç kutuya sallanan harfler
    - kıyafetin üzerindeki askılık izi
    - fantezi şekillerin ardından yok hacı diyerekten normal kesilen sakal
    - eldivenin kaybedilen teki
    - bi iki esnaf arasında beleş okunan gazete
    - sonrasında tövbe tövbe dedirten küfür
    - burdan yaklaşık ne kadar tutar ki ye taksicinin kendinden emin günah tahmini
    - masaj salonu, s.kiş diye bağıran yerdeki kartvizit
    - haftaya da, bi daha ki haftaya da yerinde olacak pazarcı
    - evde giyilen parmak arası terlik
    - her defasında çok yedim diyen hep çok yiyen
    - ayak ayasına sokulan bağcık
    - iyi de hoşta
    - beleş diye balya balya kullanılan tuvalet kağıdı, kağıt havlu vs.
    - sen çıkaramazsan ben yerim
    - fanila, atlet yerine giyilen tişört
    - hızla gitmen gerekirken aheste önünde giden adam
    - yaşça küçük olan dayı
    - sadece patates takviyeli yarım tavuk
    - kağıdına sığdırılamayan, arada yazılması da unutulan esnaf fazlası harf
    - bi kaç deliği tıkalı tuzluk, diş çöpü müdahelesi
    - borcu olana borcu unutuğunu söyleyen borç veren
    - diğerlerine nazaran tez uzayan tırnak
    - üzerine çizik çekilmiş eski fiyat
    - kemere açılan gerekli delik
    - bi insanın geçebileceği kadar geçişi olan çıkmaz sokak
    - ceza almadan disiplin cezasından dönen arkadaş havası
    - bi dişi kopmuş fiş
    - minare ile çatı arasına çekilmiş fener bayrağı
    - çatlak cama çekilen bant
    - alt dudak altı kıllarının dudaklarla ezilirken dile gelen küçük parçası
    - araba koltuğuna düşürülen sigara közü
    - anahtarlığındaki aynı iki anahtardan bi tanesi
    - çakmakla ucundan kıyısından yakılmış cetvel
    - kulbu kırılmış olmasına rağmen kullanımına devam edilen kupa
    - çalışanı s.ksinler dedirtecek kadar miktardaki para

    da demek.

    saygılar. *
    0 ...