ideali nedir bir öğretmenin, öncelikle eğitmek sonralıkla öğretmek... ha bu ayrıma cevap aramıştık bir ara nedir öğretmek, nedir eğitmek? hangisi daha önemlidir? hangisi?
idealist bir öğretmen hayali olan çocukları eğitmeyi, onlara hayatı öğretmeyi, yani gelecek olan günümüz çocuklarını şekillendirmeyi başarabilmek için önce görevlendirilmelidir. bunu bazı şartları var işte. muhatabı ilgileniyor.
idealini gerçekleştirmesi için ona verilen bir fırsat var. bu genelde sağlam olduğu için devlet kapısında aranıyor. ha nedir? diyor ki devlet; seni okuttuk, sınav ettik, kuraya dahil edeceğiz ve kaderine razı olacaksın. bu şartları kabullenen aday ilk basamağa ayağını atıyor nihayet uzak bir ilin uzak bir ilçesine bağlı uzak bir dağ köyüne tayin oluyor. ekmek yok yemeye, eğlenecek mekan yok, sevişecek karı/kız-oğlan... bunalımda bizim idealist öğretmenimiz. kendisi gibi olanlar büyükşehirde ya da kendi memleketlerinde rahatken o dağ başında, kara kışta, yolsuz, elektriksiz çoğu zaman, suyu bir akıp bir akmayan...
ilk fırsatta kaçar buradan, kaçmak için can atar. o gider yenisi gelir. hikaye hep aynıdır, yepyeni güzel yerler aranır bulan ne mutlu bulamayan kader mahkumu. köylüye gelince; onların bu hikayede yeri yok. ya da varsa da; işte bu hikayedeki idealist öğretmenler...