yaptığın ve yapacağın müzik zerre şeyimde değil. çünkü özgür irademi kullanarak şarkılarını sevmiyor, bugüne kadar yaptığın, benimsediğin, benimsettiğin hiç bir düşüncenden dolayı sana değer de biçmiyorum.
lakin bu, düşüncelerin ve yaptıkların yüzünden sana hakaret edebilme yetkisini bana vermiyor biliyorum.
bana bahşedilen bu özelliği diğer tüm insanların da algılayabileceği bir türkiye'de yaşamak için verdiğin mücadelede arkandayım.
tontiş laik kesimin, sen hrant'ın arkasında durduğunda verdiğin tepkiyi alkışlamasına nasıl sevindiysem, yine aynı guruhun düşünceleriyle düşüncen uyuşmadığı için seni son zamanlarda yavşakca eleştirmesi de içimi acıtıyor sezen.
içimi acıtan onlar değil o'nların riyakarlıkla bezeli, yavşak sırtlan edasıyla, "bana lakiklik, bana demokratiklik ilkesini yıllardır benimsemiş olmasındandır.
40 yıldır tanklara ses çıkaramayanlar, bugün tankların sesi çıksın da postal yalayalım diye bekleyenlerdir. çünkü aynı guruh sen 17 yaşındakiler asıldığında ses çıkardığın zamanda çığlık atan duvarlar arasında sessiz kalanlardır.
bugün, senin adını sokaklara verenler sırf düşüncen onlardan farklı diye seni yerebilme, seni incitebilme, hatta hakaret edebilme yetisini kendinde sonuna kadar görebilenlerle aynıdır.
bugün birilerine faşist diyenler, izmir faşizminin kilididir sezen. anahtarını sana vereceklerdi sen mühürleyip o faşizmin anahtarını izmirin sularına gömdüğün için bu hınç! bu ağızdan tükürük saarak seni parçalama isteği.
bugün adının verildiği sokağın ismi "halkın isteğiyle değiştiriliyor"sa şayet eğer buysa diyebilecekleri, aynı yavşak guruh bu halkın %58 lik isteğine saygı duymadığındandır sezen.
üzülme müsterih ol, demokrasi geldiğinde ezberletiriz aynı guruha bestelerini.
