benim bir sevgilim var, halden hale giren dumanlar gibi, ağzımda baldan tatlı meyveler gibi,sandıklarda uyumuş eski kokular gibi, yasla gelen kara bir bayram gibi, mezarımı bekleyen taze selviler gibi, kurban kesmiş kanlı bıçaklar gibi... görenin aklı dağılır. uzak sularda yüzen dargın buzlar gibi, dağları eritmiş mavi dumanlar gibi. benim bir sevgilim var, teri kaya renkli, teni
kaynak suları, memeleri maden renkli, durmaz gözyaşlarım siyah kuyu gözlerine inince. benim bir sevgilim var, elleri çayır çimeni gibi yumuşak, koynunda incecik ayva tüyleri, durmaz ellerim nehir boyları gibi baldırlarına inince, eteklerinin etrafı amanın aman. sarı da siyah kandil ışığı gibi, kara da kara yara kabuğu gibi. benim bir sevgilim var, namaz niyaz gibi, anamın duaları gibi, düşüp düşüp toprağa, toprakların içmediği toprakların içmediği yağmurlar gibi. işte benim sevgilim. çivisini bu delirmiş dilimle ben çakarım, alın siz de asın duvarlarınıza. yatmadan önce okuyup üfleyin, siz de okuyun sevgilinize üç defa. sizin de uykularınıza yükseklerden bir taş düşsün. değirmen gibi döne döne yatağınızda düşleriniz delirsin. zehriyle delirmiş dilim hayalini yutkuna yutkuna öğütsün. benim bir sevgilim var, karanlığa okunan ezanlar gibi, çökmüş mezarlarda kemiklerini içinden kaval üfler gibi geçen rüzgarlar gibi...