şimdiye kadar kaç kez şahit olduysam hep aynı terane.
hamlet i yazan daha bir sözlük yazar görmedim. en babası, 20 dolu paragrafı geçmez. hal böyleyken yine de, özet geç diye yırtınan tonca ablasından müzdarip insan evladı var.
ne yapıyım ya da yapalım mesela? başka zaman, iyi ya da kötü, en büyük yazar havalarında gezerken, kimseyi beğenmezken, iki üç paragraflık yazıları bile okumaya üşenip, ardına da tam bir gerizekalılık örneği serigeliy özet isemenin manası ne?
okumuyorsan okuma ulan it, sana zorla okutan kafana silah dayayan birisi mi var, baktın uzun boşver geç, ama hem bakıp, işin içinden çıkamayıp, özeetttttttt deme ağlaklılığının bana bi mantığını açıklasana lan? hadi allasen bekliyorum.
tüm hayatı boyunca, ablasının kankasıyla, nasıl kerem in vuruculuk meziyetlerini uzun uzun dinlemek zorunda kalıp bu durum bir ızdırap olarak kalmış, üstüne de kendisi hakında sadece kısa, emri vakilerini duyarak, sadece bundan anlamış insan söylemi olur hep özet isetmek.
o, vuruşa giden karmaşayı çoğu zaman anlamaz, ya da bir nebze haklı olarak, anlamak isemez. sadece, kısa kesip savuşturulmayı bekler. ablası ya da annesi olmayanlar ise, ibneliğe meyillidir bu 'sürüde'
en büyük özet, aldattı şerefsizdir, sadece bu durumdan anlarlar. yok illa 10 sayfa ne olursa olsun götünden terleyip yazdığın bir yazının, kendisi okumadan senden özetini isteyenler varsa, ben özelden atabilirimde güzel bir özet.
