bilindiği üzre mart kedisi geçmiş zamanın birinde bir iddia ile sözlüğü birbirine katmış, birçok tartışmaya mahal vermiştir. he bana göre en doğrusunu yapmıştır, sana göre yanlış yapmıştır, ona göre iftira atmıştır, berikine göre saçmalamıştır... o mühim değil. mesele değil. kendisinin de umrunda değil.
ancak şunun belirtilmesi gerekir ki bu yazarın hesabının silinmesinin sebebi, söz konusu fikirlerinin yanlış olması ya da iftira olması değildir. yazar kendi hesabını kendi isteğiyle silmiştir. birtakım hasta ruhlu insanlardan, yılışık anlayıştan sıkıldığı, bunaldığı için. ha yarın gelir bambaşka bir hesapla dolanır buralarda. ya da hiç gelmez bilmiyorum. ama onun gidişinin bir nevi "yenilme" olarak algılanmasını da şahsen.. hiç istemiyorum.
mart kedisi gitti diye meydanı boş sananlar, aldığımız duyumlara göre (ki acaip duyum alırız biz. öyle böyle değil) ışık hızında dedikodular döndürmeye; cevap hakkını kullanamayacak birinin ardından kendilerine yakışır derecede korkaklıkla, komiklikle iftira atmaya, yalan söylemeye başlamışlar. ne hoş. çok merak ediyorum güzelim daha seviyenizi nerelere kadar indirebilirsiniz acaba? magmanın da altı var mı? var imiş. hedefiniz bu gezegenin çekirdeği mi? inin inin. havası güzel oluyomuş oraların. öyle diyolla.
her neyse, bilinmesi gerekir ki cevabını veremeyeceği, destekleyemeceği hiç bir iddiayı ortaya atmamıştır mart kedisi. ve tekrar söylüyorum: kendinden utandığı için değil, seviyesizlikten utandığı için kendine buraları yakıştıramadığı için gitmiştir. can yakan tespitleri hakkında da sıkma sallama şeyleri değil de; gerçekleri bilmek isteyenler olursa da bana gelebilir. benim yolumla da mart kedisi ne ulaşabilir. nasıl isterse. ne zaman isterse.
meydan hiç bi zaman boş kalmaz mirim. kimse yoksa bile heykel duruyo meydanın tam merkezinde. bakarsan senden büyük olduğunu görürsün. fazla ortalara atma kendini. yazık olur.
edit: eksiledin ya sen şimdi gammazlarsın bunu bi de tanım yok diye. bak şimdi aklıma geldi. evet.