yeni başlayanlar için ankara

entry69 galeri
    52.
  1. alıntıdır:

    1.yeni başlayanlar için ankara aşti dir . (bkz: aşti)

    2. soğuğun içine işlediği anda başını kaldırıp etrafta denizi aramaz
    isen kolay alışırsın.

    madde 1: ankara'da deniz yoktur. deniz kenarında bir kentte bir şekilde
    bulunmuşsan, denizi seviyorsan, ankara'yı kısa vadede sevemeyeceksin, hiç
    kasma. yine de çeneni kapa, ankara iyi güzel de denizi yok abi bea
    kabilinden düşüncelerini kendine sakla, bu muhabbetleri defalarca kez
    duymuş olan ankaralılar pek sevecen davranmazlar, sıcak yaklaşmazlar.
    baygınlık verirsiniz. yapmayın etmeyin gözünüzü seveyim.

    madde 2: ankara'yı istanbul ile, izmir ile
    kıyaslamaya kalkmayın, bu da sevilmez, hele izmir karşılaştırması
    tiksinti yaratır. yok kordon vardı yok çiğdem vardı bilmemne..
    gölbaşı'nda denize dökerler adamı allahama..

    madde 3: ankara'da kış soğuk geçer. rüzgarı
    keser, ayazı süründürür. kalın giyinin, bere ve eldiven edinin; öğlen
    dışarı çıkıyorsanız ve geç saatlerde dışarda bulunmanız gerekecekse
    havaya aldanmayın. coğrafya dersinde karasal iklim için neler söylerdiniz
    onları hatırlayın. ya da en iyisi bir gece iliklerinize kadar üşüyün,
    sonra gece-gündüz sıcaklığı arasındaki büyük farklı anlayın.

    madde 4: çinçin mahallesi denilen yere gece
    gitmeyin. gündüz de gitmeyin. illa gidecem ben gezerim görürüm hoplarım
    zıplarım diyorsanız, en fiyakalı, en pahalı giysilerinizi giyin,
    telefonunuzu boynunuza asın öle gidin.

    madde 5: ankara' da deniz yoktur. alışın..

    madde 6: elektronik malzeme, korsan cd falan arıyorsanız kızılay'da
    vakit kaybetmeyin, teknosa arayıp kazık yemeyin, maltepe pazarı'nı
    öğrenin. ben öğrenciyim abi sözünü motto bilin, her alışverişte işe
    yarar.

    madde 7: öğrenciyseniz, kendi evinizde
    kalacaksanız, bir şekilde itfaiye meydanı na gidin, dibine kadar
    araştırın, az parayla süper ev nasıl döşenir görün. ya da beni çağırın
    göstereyim.

    madde 8: atakule'de bir halt yok, boşuna
    meraklanmayın, çankaya'ya sırf atakule için tırmanmayın. ha eğer ben illa
    bozkır manzarası görecem edecem diyip de gidecekseniz, hemen aşağıdaki
    botanik parkına da uğrayın.

    madde 9: ankara da deniz yoktur. deniz aramayın.

    madde 10: metro'ya girin, kaybolun, ama alışveriş
    yapmayın.

    madde 11: odtü, bilkent, hacettepe yahut başkent
    üniversitesi öğrencisi iseniz, araba almayın, otobüs ve servisi tercih
    edin. eskişehir yolunun her sabah yaşadığı tıkanıkta tuzunuz bulunmasın.
    sizin yüzünüzden sınava geç kalmayayım. lütfen.

    madde 12: banliyö trenleri güvenlidir, çekinmeyin
    kullanın. sincanlı ezik büzük gençlerle muhatap olmayın.

    madde 13: kaybolursanız kimseye asla ve kat'a yol
    sormayın. sorduğunuz her yüz kişiden kırkı gitmemeniz gereken yönü, otuzu
    bambaşka bir tarafı gösterir, kalan otuz da bilmiyorum abi ben buraların
    yabancısıyım der. karanfil sokak'ta sağlık bakanlığı nerede diye
    sorarsınız, adamı kocatepe camii'ne çıkarırlar, yapmadıkları şey
    değildir. harita edinin.

    madde 14: odtü'lü değilseniz, odtü kampüsüne
    girmeniz, alcatraz'dan kaçmanız kadar meşakkatli bir meseledir, bunu
    bilin. israrcı iseniz, risk alın ve güvenpark'tan kalkan odtü
    minibüslerinden birine binin, kampüse girişte kimlik soran görevli
    minibüse girdiğinde, kendinizden emin bir şekilde adamın gözlerine sen
    benim kim olduğumu biliyor musun bakışı atın. işe yarayabilir. (sonrası
    gelen düzenleme: ne yaparsanız yapın, gerekirse ormana dalın
    girin ama kimlik diye topkek ambalajı, kupa sekizlisi göstermeyin)

    madde 15: ankara'da deniz yok. yok ulan işte,
    yok!

    madde 16: ulus pek sevilen bir yer değildir. eski
    meclis binasının burada bulunması ulus'u güzel kılmaz. zamanla
    göreceksiniz ki, ulus'u hiçbir şey güzel kılmaz, kılamaz; olabilemez.
    ulus'tan ve arka sokaklarından uzak durun.

    madde 17: en popüler buluşma mekanları olan
    kızılay gima'yı ve dost kitabevi'ni öğrenin.

    madde 18: tunalı hilmi caddesi demeyin. ankaralılar -muhtemelen
    hilmi'nin güzel bir isim olmadığını düşünüyor olduklarından- direkman
    tunalı derler. siz de tunalı diyin.

    madde 19: ankaragücü taraftarı çirkef ve
    kalabalık, gençlerbirliği taraftarı az sayıda ve enteldir. kalabalık bir
    ankaragücü taraftar grubu görürseniz sakının. laf atarlarsa karşılık
    vermeyin. tek kişi bile olsa, iki dakika içersinde sürüyle adam toplayıp
    peşinizden koşturabilir. büyükşehir belediyespor'un taraftarı yoktur,
    olduğunu iddia eden olursa gülün geçin. nanik yapın.

    madde 20: "boş yere ağlama, kalbini bağlama,
    ankara kızlarına" şarkısını öğrenin, sık sık söyleyin.

    madde 21: ankara'da en güzel mevsim sonbahardır.
    tadını çıkarın.

    madde 22: trafikte taş düşemez ama milletvekili
    çıkabilir. kırmızı ışıkta sizi bekletebilir. hazırlıklı olun.

    madde 23: gazi üniversitesi'nin iibf dışındaki bir fakültesine
    gidecekseniz temkinli olun, eli tespihli takım elbiseli tiplerle saçınız,
    sakalınız, küpeniz üzerine bir konuşma yapmaya hazır olun. adamlarla
    papaz olmayın.

    madde 24: gece ondan on birden sonra sokaklarda
    kimseciklerin kalmaması normaldir, kimyasal bomba neyim atılmamış,
    insanlar sığınağa kaçarcasına bir anda ortalıktan kaybolmamışlardır,
    olağan bir durumdur bu. sakin olun, panik yapmayın.

    madde 25: cadde ortasında düğün dernek görürsen
    şaşırma, bilmediğin ankara havalarında da oynama. (bkz: düz oyun) (bkz:
    kaşıklı oyun) (bkz: okuntu)

    3. nerede olursanız olun aşağıya doğru indiğinizde kızılay'a
    çıkarsınız. pek çok yere yürüyerek gidebilirsiniz, kaybolmak gibi bir
    şansınız yoktur, bunu unutmayın. "aha nerdeyim lan ben?" dediğinizde
    ulus'tasınızdır, panik yapmaya gerek yok, bentderesi'ne doğru
    gitmediğinizden emin olduktan sonra, hızla metroya ulaşabilirsiniz,
    müzelerin biraz aşağısındadır. büyük tiyatro'yu sorup, entel görünümüne
    girmeyin, itfaiyeciler çarşısı'nı sorun, kimse sizi kandırmasın.
    samanpazarı da olabilir. ulus dışında ankara'da hiçbir yerde absürd bir
    durumla karşılaşmazsınız. etrafınızda, gözünüzü nereye çevirdiyseniz bir
    robocopa çarptıysa kızılay'dasınız demektir., eylem yapılacak
    anlamındadır bu. korkmayın. yine, bir avuç eylemci için 4 otobüs robocop,
    çevik kuvvet inmiştir. "bu kadar polisi nereye göndersin kardeşim bu
    devlet?!" mantığıyla öyle bakınır dururlar o polisler. sonra ssk işhanı
    ve sakarya alkol mekanlarıdır. en berbat birahanelerden tutun meyhane ve
    club ortamlarının hepsi vardır oralarda. ankara'da güz bambaşkadır.
    özellikle, kalabalığı seviyorsanız, yüksel caddesinde,
    tenhalığı seviyorsanız, bahçeli 7. cadde hariç her caddesinde
    ve tandoğan'ın ara sokaklarında turlarsanız, bir aylığına bu şehri
    sevebilirsiniz belki. onun dışında bürokrasi hemen her zaman kendisini
    hissettirir de bir tek sakarya caddesine uğramaz gibi gelir bana.

    4. ankara melankoliktir, ekim güzeldir. (bkz: 22 yıldır bu şehri
    yaşayanlar için ankara)

    5. ankara'ya geldik laila' ya gidelim diye gazlara geldiyseniz 1
    şişe viski için 300 milyon, bir bira için 20 milyon gibi fiyatlara
    hazırlıklı olun. armada ile migros alışveriş merkezi eşittir ama migros
    alışveriş merkezi biraz daha eşittir. (bkz: mudo) bilkent'e yolunuz
    düşerse marakesh'e uğrayın. metroya binerken her zaman ve her zaman,
    mutlaka inenlere yol verin. inen ve binenlerin toplu çemkirmelerine maruz
    kalmayın. metro ve ankaray'ı karıştırmayın. ikisi de kızılay'da kesişir;
    ankaray aşti'ye gider, metro ise akköprü* ve batıkent tarafına.

    kar-buz çok olur lütfen dikkatli adımlarla yürüyün.

    6. ankara'daki yürüyen merdiven adabında acelesi olmayan vatandaş
    sağda dursun diye bir kural yoktur. yürüyen merdivene binecekseniz
    yürümeyin, durun zira merdiven zaten sizin için yürümektedir.

    7. kavaklıdere, ayrancı mevkilerine belediye otobüslerine
    bindiğinizde fark edeceksiniz ki otobüsün yaş ortalaması 65-70
    civarlarındadır. korkmayın takım elbiselerle otobüse binmenize gerek yok
    herkes öyle biniyor diye.

    8. genelkurmay önünde ayakkabınızı bağlamak üzere durmayın. makinalı
    tüfek doğrultuyorlar. (bkz: biz burda yabancıları sevmeyiz)

    9. - "hocam"a alışın, bu lafı duyunca kendinizi hoca gibi
    hissetmeyin. bir ankara klasiğidir, özellikle üniversite kampüslerinde
    güvenlik görevlileri öğrencilere, taksi şoförleri güvenliğe, büfeciler
    büfecilere, kısaca herkes herkese hocam der. ayrıca taksi şoförü
    üniversiteli olduğunuzu anladığı anda hocam diye hitap eder size. hoca
    değilsiniz, ankaralısınız.

    - eğer yere tükürür veya otobüste yellenirseniz kimse birşey
    demez, ama ters yöne girerseniz ya da yanlışlıkla metronun inme
    platformundan binerseniz (ki ankaray'dan metro'ya geçecekseniz tüm oklar
    inme platformunu gösteriyor) küfür yersiniz. garip prensipleri olan bir
    şehirdir.

    - dost deyince konur sokaktaki dost kitabevi değil,
    karanfil'deki anlaşılmalı. aman ha, arkadaşınızı fıtık edersiniz sonra
    yanlış yerde bekleyip.

    10. -aoç belediye başkanının insafına bırakıldı ya da
    bırakılması kuvvetle muhtemel. bozulmadan son bir kez gidip görün.
    kokoreç yiyin. şençam köftesinden tırtıklayın. dondurma tüketin.
    çiçekçileri gezin.

    - radyo odtü çok hoş bir kanaldır. frekansı 103.1 dir.
    haftaiçi sabahları modern sabahlar olur güzeldir.

    - harikalar diyarı, zart zurt gölü ankaranın tarihi yerleri
    değildir. aldanmayın.

    - odtü'den bahçeli'ye giderkenki yolun ortasındaki gökkuşağı
    adlı yapının ne ayak olduğunu sormayın boşuna. bilene rastlamadım.

    - izmirliler, istanbullular diğer bütün vatandaşlar gibi
    kardeşimizdir ama gelip de "buranın denizi yok, akşamları dolmuş olmuyor,
    istanbul'un gözünü seveyim, ne modern şehirmiş meğer "bik bik bik" diye
    trip atanlar sevilmezler pek. yoksa istanbul, izmir şahane şehirlerdir
    itirazımız yok.

    - kızılay'daki yapı kredi binasındaki leyleklerin niye
    birinin yan yan diğerinin de kanatlarını farklı frekanslarda çırparak
    uçtuğu üzerine kafa yormayın. biz yorduk yararını görmedik
    2 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük