hoşlandığınız ya da sevgiliniz olan kızdan muntazaman duyduğunuz cevabı belli olan sorudur. istisnasız her ilişkide söylenir, sorulur. kimi zaman kızlar kendi kafalarında yaptıkları ince hesapları uğruna veya sonunu düşünmeden sırf o anı kurtarmak için yaptıkları saçma sapan bir hareketten sonra siz bozulduğunuzu/kırıldığınızı belli edince sorarlar bu soruyu,
zaten bu soruyu sorman için ters bir hareket, hoşnutsuzluk belli eden bir mimik gördün ya da laf duydun değil mi? eh cevabı da belli o halde;
+kızdın mı bana?
-evet
işte bu mucizevi soruya evet cevabı verdiğinizde aniden durum öyle bir tersine döner ki feleğiniz şaşar, o bir hata yapmıştır ve siz hemen ona kızmışsınızdır. zaten hep öyle yapıyorsunuzdur, hiç onu anlamıyorsunuzdur, yazıktır ona ya! bunu haketmiyordur v.s...
ulan hani ben kırılmıştım? beni kızdıracak hareketi yapıp sonra cevabını bildiğin soruyu sormadın mı zaten baştan? e bildiğin cevabı sesli bir şekilde duyunca ne değişti canım benim? cem yılmazın yaklaşımıyla; pınar nooldu?
o yüzden bu hain soruya dikkat sevgili dostlar, bir de başka bir cevap deneyelim;
+kızdın mı bana
-hayır sadece kırıldım biraz
evet, kızdınız ama kızmadığınızı söylediniz. işte o an özürler dilenir, hatalı olunduğu kabul edilir ve sevgilinizin karakterine göre ya size sırnaşılır ya da neşelendirilmeye çalışılırsınız.
tadaaa! olay çözüldü siz ve sevgiliniz sevgi pıtırcığı oluverdiniz.
tüm kadınları temsil eden hayali karakterimiz pınar'a iki çift laf edelim neticeye bağlarken: soruyu soruyorsun, hatalısın, farkındasın yediğin nanenin, sorunun cevabı da genelde halden tavırdan belli zaten. kızdırmışsın işte.
e adam doğruyu söyleyince neden delleniyosun pınarcığım, ne bu yalana rağbet böyle...?
uzun yazı okuma fobisi olanlar için özet: arap saçı çözülür, bu kadınların kafasının işleyiş yapısı çözülmez.