birde misafir olduklarını unutup: kızım senle aynı evde yaşamak çok süpermiş yeaa!! ben arada sana kaçıp gelirim artık der..yüzüne gülersin ve ağzından; kalbini, dilini ateş gibi yakan kelimeler dökülür: ne demek ya, her zaman kapım açık sana, istediğin zaman çık gel, çekinme..kendi evin say(2-3 gün diye gelip kalan, bir gün daha kalsa tam bir ay kalmış olacak arkadaşıma söylediğim laf..hayır artık onun rahatlığı ve vurdumduymazlığı beni rahatsız ediyordu ama söyleyemiyordum..üstelik benim sayemde canın sıkılmıyor bak, yalnız kalmıyorsun diyerek kendini nimetten sayıyordu ya o zaman nasıl için için ağlayıp kafamı duvarlara vurup çıkıp terastan atlamak geliyordu içimden anlatamam..ne yaparsın misafire hürmet diye susup hizmet ediyorsun da: 3 günü geçince misafirlik hükmü kalmıyor ama..gel gör ki her gün ben bugün eve gideyim laflarını duyuyorsunuz...ama ortada icraat yok..hatırladım ya sinirlerim depreşti yine..)