itiraf ediyorum. Geçen ramazan kabataş'taki motor iskelesinden Üsküdar'a geçecektim. Akbilimi bastım, 21 kuruşluk aktarmamı yaptım ve üsküdar-kabataş yazan motora bindim. Baktım etrafımda bir sürü turist var. içimden dedim ki ''haaa bunlar topluca üsküdar'a geçiyorlar, gezecekler. Cami, türbe, ıvır zıvır falan...'' Motor hareket ettikten yaklaşık 5 saniye sonra hoparlörden ''welcome to bosphorus tour'' diye anons yapıldı. Hayır kardeşlerim, yanlış anons değildi! Bildiğin boğaz turu motoruna binmişim. içimden ''ananskiee, lan kaptana söylesem beni bıraksa iskeleye'' diye düşünürken Ramazan ayında olmamız, erken saatler olması ve iftara kadar yapacak pek bir aktivitem olmaması gibi etkenlerden dolayı hiç ses etmedim. Ve sizin anlayacağınız 1.5 saat boyunca 21 kuruşa boğaz turu yaptım. Hatta motorda görevli olan ve karadeniz'li olduğunu düşündüğüm bir çocuk turistlere çay servisi yapıyordu. Bana da tepsiyi uzattı ve ''tea?'' dedi. ben ise hiç istifimi bozmadan tam bir ingiliz aksanıyla ''no, thanks!'' dedim. Gezdik gezdik ve tekrar kabataş iskelesi'ne geldik. Tekrar akbilimi bastım ve bu sefer doğru motora bindim. Daha sonra eve gittim ve yattım. Hayatımın ilk boğaz turunu bu şekilde yapacağım hiç aklıma gelmezdi. Böyle de bir itiraftır işte. Dentur'a falan şikayet etmeyin lan beni e mi? (: