genelevlerde insana normal gibi gelen lakin sözlükte, forumda yazıldığında, arkadaş ortamında anlatıldığında çokça güldüren diyaloglardır. size yaşanmış 1-2 replik aktaracağım. adü'yü yeni kazanmış olan hemşerim, almış liseden arkadaşlarını (yaklaşık 10-15 kişi ve tabi yaş ortalaması 19-18) çıkmışlar yola. kanlar kaynıyor tabii. aydın'da da ülkemizin en büyük genelevlerinden birisi bulunmaktadır. bilen bilir astim'i. oraya giden minibüs 4 numaradır. bunlar toplanır binerler 4 numaraya. son durak genelev. artık minibüste sadece bizim zağarlar ve birkaç yolcu kalır belediye otobüsünde. şoför aynadan bunlara bakarak:
-son durak mı gençler?
şeklinde bir soru yöneltince utangaç bir surat ifadesiyle kafa sallarlar.bununla yetinirler. hepsinin suratlar kıpkırmızı kesilir. mecaz anlamda değil. şoförü kahkaha attıracak kadar kızarır suratlar.
son durağa varılır. 15 dallama girerler geneleve. size aklımda kalan 2 vurucu ifadeyi aktaracağım.
ilki; yaşı kemale ermiş bir fahişe, altında çamaşır olmaksızın dolaşmaktadır ortalıkta. malum kalabalığımızdan birisi şu muhteşem cümleyi o anda kurabilmiştir ve helal olsundur o anda nasıl aklına geldi:
"yenge donun düşmüş"
ikincisi ise, abazan mahluklar işlerini bitirip geri çıkarken başka birtanesinin sarfettiği cümlede yürek burkan cinstendir. acınasıdır.