kızların yaşadıkları buhranları anlamamıza yardım eden filmdir. onun altından çıkıp bunun üstünden yuvarlanan bir adamla aşkta pek de sınırları olmayan bir kızı anlatmakta. son sahnesinde ise kız populasyonun % 80 i ağlamaktadır. bu son sahne konusunu işlemek isterim. şimdi anlaşılamayan nokta şu; duruma mı ağlıyorsun, kıza mı ağlıyorsun, adama mı ağlıyorsun?..
filmdeki adam normal hayatta görüldüğünde ay hayvan, ay gerizekalı sapık oluyor, filmde iki ağladı diye ay yazık yaaa, mutlu olamadı adam görüyo musun ühühühühü oluyor. buradan kızların balık hafızalı olabilme ihtimali doğuyor. hakettiğini buldu pezevenk demek sadece az bir kızın aklına geliyor. burdan hepsine selam olsun. helal olsun.
yani ille adamın geçmişi bok çukuru olmalı da sen mi düzeltmelisin onu? kendi kendine bunu başarabilmişse sevilmeye değmez mi? ya da kendi kendine başaramadıysa yüzüne tükürülmeyi haketmez mi? bilemiyorum mirim, varın siz çıkın işin içinden...