sözlük yazarlarının gündelik hayatlarında tek başlarına yapıp, başkasına söylemedikleri şeyleri sözlük yazarlarının itirafları başlığının altına yazdıkları yaşanmış olaylardır. *
tarih: 26 Kasım 2006
Saat:21:00 suları
Yer: işyeri
olay:
işte olduğum için; trabzonspor-fenerbahçe maçını bir yandan radyodan dinlerken, diğer taraftan da sözlükten takip ediyordum... spiker "ve hakem bitiş düdüğünü çaldı" cümlesini girdikten sonra
___________________________
1-2 biten karşılaşmadır
yazan bir entry girdim, gayet tabiidir ki; maçın trabzonspor'un sahasında olmasından mütevellit, skor teknik olarak 1-2'dir bunda bir problem yoktur, zaten altındaki ayrıntıda da bu verilmiştir. derken aradan 5 dakika geçmeden bu entry - (yazıyla eksi) oylandı. önce bunu eksi oylayan kişiye bir güzel küfrettim... yazarlığından önce insanlığını sorguladım... bir insan evladı yukarıdaki entry'ye hangi sebepten eksi oy verebilir? hayır, problem onun artı oylanması da değil, artı oylansa da "ulan bunu neden artı oylamışlar ki?" derim... çünkü sadece "olan bir şeyi" en basit haliyle anlatan bir entry.
çok basit bir olay gibi görünebilir ama sağlam küfrettim... buradan ağlayan yazar, tahammülsüz yazar olduğum sonucu çıkmaz... çok basit bir olay ama gün içinin tüm stressinin yükünü artık kaldıramayacak noktadaydım ve entry'ye edit aptım editte de şu yazıyordu;
____________________________
Not: bu entry'nin rötuşlanma isteği ile geri gönderileceğini biliyorum ve rötuşlayacağım da fakat; bu entry'ye hangi yazar eksi oy verdiyse çıksın delikanlı gibi bana "şu sebepten eksi oy verdim arkadaş" desin... eksi oy vermek nedir? bir kusur bulmaktır hem de ağır bir kusurdur, şu yukardaki entry'deki kusuru bana söylesin biri! maç trabzonspor'un evindedir ve maç skoru 1-2'dir teknik olarak. yani karşılaşma 1-2 bitmiştir, altında trabzonspor:1 fenerbahçe:2 yazıyor bu entry'ye eksi oy veren kişinin akli dengesinden şüphe etmekteyim...
____________________________
evet kişinin akıl sağlığından şüphe ediyordum, delikanlılığını da sorguluyordum ve çıkıp delikanlı gibi "arkadaş trabzon yenildi, moralim bozuktu bunu ilk senden duyduğum için eksiledim" demesini bekledim. ama yok bunu eksi oylayan yazar delikanlı gibi çıkıp söylemedi, çünkü delikanlı değildi, o eksi butonunun arkasına saklanan biriydi... derken editlenmiş hali de eksilendi, onu problem etmedim, çünkü editlenen metni okuyan "duyarlı bir yazar", beni "ağlayan yazar" olarak görmüş, belki de o sebepten eksilemişti, eğer durum bu şekilde gerçkleşmişse o yazar'ın düşüncesine saygı duydum, ama "adam yanlış anlamış" dedim, ama ya aynı yazarsa 2 eksi oyu veren de? işte o zaman çıldırdım (bkz: aynı olayı iki farklı sonuca bağlamak) çok sağlam küfürler ettim, kesmedi işi gücü bırakıp nette biraz surf yaptım stressten uzaklaşmak için, kesmedi, 3 kilometre yürüdüm... çok basit bir olaydı ama gün içinde biriken sinir dalgasını, tsunamiye dönüştürmeye yetti... çok sinirlendim, o yazar kişisi yanımda olsa eksi verdiği için değil, hangi mantıkla/mantıksızlıkla verdiğini bilmediğim için girişecektim, belki cinayet bile işleyebilirdim... ama şu replik aklıma geldi ve gülümsedim biraz;
-söyle baklım şabaaaannn. ineklerde mantık var mıdııır?
evet ineklerde mantık yoktur... serbest çağrışım yaparsam; bu entry'ye eksi oy verilmesine de mantık aramamalıydım... evime geldim, maraton'u izledim biraz, odama geçtim, sözlükte takıldım biraz sonra da yattım... ama 21:00 sularında olan bir olay canımı sıkmaya ve 4 saat etrafta yaralanmış boğa gibi dolaşmama yetti... o entry'yi eksi oylayan yazar, yazar olamadığın için, şahsımın nazarında işe yaramaz biri olmandan mütevellit, senden gıyabında nefret ediyorum... hayır hayır eksi verdiğin için değil, elbette ki; eksilersin bir entry'yi nasıl olsa buton var orada, ama bunun mutlaka mantıklı bir açıklaması vardır en basiti de "beğenmedim"dir ama sende bu bile yok... ortada beğenilecek veya beğenilmeyecek bir durum yok... olan bir şey trabzonspor:1 fenerbahçe:2 yorumu beğenmedim desen ortada yorum yok, bilgiyi beğenmedim desen bir bilgi nasıl beğenilmez onu ben de bilmiyorum... velhasıl kelam adam olmadığın için senden nefret ediyorum...
itiraf 2: bu entry'yi 1-1.5 ay önce okuduğum hidrojen'in yazmış olduğu bir entry'den ilham alarak, esinlenerek yaptım...