ailesi almanya'ya göçmüş bir türk asıllı alman'ın hikayesini canlandırıyordum. aile baskısı yüzünden alman milli takımını seçmiştim ve türkiye'den yoğun tepki alıyordum. sanırım racing santander'de başladığım kariyerimde ilk basamağımı çıkıp atletico madrid'e real'e meydan okumaya gelmiştim.ilk sezonumda 14 gol, 10 asist yapıp vazgeçilmez olduğumu kanıtlamıştım. ikinci sezonumda asist kralı olma hedefim vardı. takımdaki diğer yıldız agüero beni asist kralı yapmamak için elinden geleni yapıyordu. diğerlerinin paslarını leblebi gibi gol yaparken benim paslarımda cenabet kesiliyordu. hayır paslarda %100'lük ha. dedim bu sezon transfer olup seni bulacaam oğlum! bu sezonumda ise ligde ve avrupa'da 19 gol, 13 asist yapmıştım. ligde şampiyon, cl'den elenip uefa'da final oynama başarısını gösterip finalde liverpool'a elendik. o sezon sonu almanya'dan milli davet geldi ve kariyerimi düşünüp kabul ettim. evet istediğim oluyordu ve transfer döneminde barcelona ve real'den teklif gelmişti. hiç düşünmeden forza barça deyip katalan olmuştum. rüya takımın bir parçası olmuştum. -to be continued-