--spoiler--
biz, ekonomik tetikçiler, küresel imparatorluğun yaratılmasında gerçekten sorumlu olanlarız ve çok farklı bir şekilde çalışırız. belki de en sık kullanılanı, öncelikle şirketlerimize en uygun kaynakları olan ülkeleri bulur ve gözümüzü üstlerine dikeriz. petrol gibi
ardından dünya bankası veya onun kardeşi başka organizasyondan o ülkeye büyük bir kredi ayarlarız; fakat gerçekte asla o para, o ülkeye girmez. ülke yerine, o ülkede projeler yapan şirketlerimize gider. bizim şirketlere ilaveten o ülkedeki enerji santralleri, sanayi alanları, limanlar, birkaç zengin insanın kar sağlayacağı şeyler
bunlar toplumun çoğunluğuna yaramaz. yine de o insanlar yani bütün ülke, bu borcun altına sokulur.
bu borç, ödeyemeyecekleri kadar büyüktür ve bu planın parçasıdır, geri ödeyemezler. ardından biz ekonomik tetikçiler gider onlara deriz ki; dinleyin, bize bir sürü borcunuz var ve ödeyemiyorsunuz. o zaman petrolünüzü, petrol şirketlerimiz için oldukça ucuza satın. ülkenizde askeri üst kurmamıza izin verin veya askerlerimizi desteklemek için dünyanın bir yerine asker gönderin (irak gibi ) ya da bir daha ki bm seçiminde bizimle oy verin. elektrik şirketlerini özelleştiririz, sularını ve kanalizasyon sistemlerinizi özelleştiririz ve abd şirketleri veya diğer çokuluslu şirketlere satarız.
bu, mantar gibi biten birşey ve çok tipik, imf ve dünya bankası bu şekilde çalışır. ülkeyi borca sokarlar ve bu öyle büyük bir borçtur ki, ödenemez. ardından yeniden borç teklif edersiniz ve daha fazla faiz öderler. koşullara bağlı ve iyi yönetim talep edersiniz. aslında bu onların kaynaklarını satmalarını sağlar.
buna sosyal hizmetleri, teknik şirketleri, eğitim sistemleri de dahildir. adli sistemlerini, sigorta sistemlerini yabancı şirketlere satarız. bu, ikili, üçlü, dörtlü bir darbedir!
--spoiler--
*john perkins / bir ekonomik tetikçinin itiraflar