alt metin: trabzonspor bundan tam 40 yıl önce uefa avrupa ligi adı altında düzenlenen şampiyonanın play-off turunda karşılaştığı liverpool fc' yi deplasmanda oynadığı ilk maçta 1-1 berabere kalıp, 1 hafta sonra hüseyin avni aker' de oynanan 2. maçta 1-0 ile elemişti. ilk ve ikinci maçta golleri atan futbol yönetim şubesi başkanı selçuk inan ve şimdiki trabzonspor teknik direktörü ibrahima yattara karışık duygular içinde olduklarını belirterek şu açıklamarda bulundular:
selçuk inan: o zaman liverpool eski gücünü kaybetmiş gibi görünse de kadrosunda gerrard, torres gibi dünya yıldızlarını barındırıyordu. maç sezon başına denk gelmişti ve çok formdaydık. liverpool ise özellikle maddi sorunlar yaşamaktaydı. anfield road' a ayak bastığım an içimden "bugün senin günün, çık ve kendini ispatla" dediğimi hatırlıyorum. ki öyle de oldu çok şükür. dakikalar 78 i gösterirken o zamanlar orta sahada yan yana oynadığım gustavo colman, kazandığımız korneri antremanlarda çalıştığımız gibi yerden ceza sahası dışına yollamıştı. liverpoollu futbolcular beni o an yalnız bırakmayı tercih etmişti. zemin kaymak gibi olduğu için top süzüle süzüle bana geliyordu. olanca gücümle vurdum topa. sonrasını ise hatırlamıyorum. en son yattara' nın yanıma gelip "sen var büyük futbolcu olmak" diye bağırdığını hatırlıyorum. güzel günlerdi.
ibrahima yattara*: ilk maçta aldığımız avantajlı skoru kendi evimizde iyi kullanacağımıza inancımız tamdı. sahaya müthiş bir kazanma duygusuyla çıkmıştık. liverpoollu futbolcular ilk maçın aksine daha dikkatli oynuyorlardı. inanılmaz bir baskı oluşturmuşlardı üzerimizde. 60 dakika böyle geçti. kalecimiz onur sayesinde gol yememiştik ve bu, altında kaldığımız baskıyı biraz olsun üzerimizden atmamızı sağlıyordu. ben, kondisyonu iyi olan bir oyuncu değildim ama yeteneklerimin de farkındaydım. artık bitmek üzere olan son gücümü sağ kanatta ayağıma gelen topu bir şekilde kaleye ulaştırarak harcamak istiyordum. liverpool defansını hazırlıksız yakalamıştık çünkü. 1' e 3 tüm. önce sol beklerini-adını hatırlamıyorum- geçtikten sonra ceza sahasına doğru sokuldum. arkamdan gelen destek çok geride kalmıştı ve her şeyin bana kaldığını biliyordum. daldım ikisinin arasına. bir şekilde aralarından çıktığımda kaleciyi de çalımladığımı farkettim. topa sadece dokunmak kalmıştı, ben de öyle yaptım. sonra tv' den izlediğim kadarıyla çok güzel bir gol attığımı farkettim. zaten disiplinli olsaydım o an barcelona forması giyiyor olabilirdim(gülüyor).
