- hem yalnız, sap bir zat, hem de animasyon filmleri çok sevdiğimden sinemaya gidip "sevimli canavarlar"a bi öğrenci dedim. gişedeki kız bi tane mi diye acıma dolu bir ifadeyle teyit ettirdi. hiç utanıp sıkılmadan evet dedim, aldım bileti yine utanmadan çocuklar ve ebeveynleriyle dolu salona kazık kadar adam tek başıma girip izledim sevimli canavarları
- gündüz vakti, insan içindeyken progressive rock falan dinlerken, akşam eve geldiğimde mutfaktan dört adet kaşık alarak kubat tan halkalı şekeri çalıp kendi kendime oynuyorum. acayip zevkli...
- 18 yaşına kadar yatakta yorganı kafamın tamamını örtecek şekilde uyudum. çünkü bu şekilde peşimdeki yaratıklar beni göremezdi. ancak nefessiz de kaldığımdan ağız, burun hizasından hava deliği bırakırdım. o kadarcık yerden göremezlerdi zaten. yıllar sonra the ring isimli lanet olası filmi izledikten sonra 6 ay kadar yine aynı şekilde uyuyabildim ancak.
- uzun müddet windows u windos sandım. hani dos un gelişmişi ya o bakımdan, windos
- cüneyt arkın ın soyadını tarkın sandım uzun müddet. buruşli den bahsetmiyorum bile
- çocukluğum boyunca hayatımın herkesin rol yaptığı bi tiyatro olduğundan kıllandım. aslında ölüm diye bişey de yoktu, onlar emekliliği gelenler, oyundan sıkılanlardı. sonra the truman showu izledim, hımmm dedim
- eskiden bütün trt dizilerinin başlangıcında aynı adlı eser den uyarlanmıştır yazardı. büyüdüğümde bu muhteşem kitabı okumaya karar vermiştim. nası bi kitapsa uyarla uyarla bitmiyo, muhakkak okunmalı. evet, bulamadım o kitabı
- hayatta en sevmediğim iş yıkanmış perdeyi tekrar konişe takmaktır. böyle bi eziyet var mı lan
- telaffuzunu en sevmediğim kelime gocuk tur. palto de, pardesü de, kaban de, mont de, parka de. gocuk ne lan!!! yine limon yalamış gibi oldum. gocuk muş, mına koduğumun gocuğu
- sabah 7 de uyanmam gerektiğinde alarmı bi de sabah 4 e kuruyorum. 4 de saate bakıp ohoo daha 3 saat uyurum diye sevinmek tek amacım.
