esasen ülkenin belli bir kesimini kapsayan gençlerin apolitik olması, ülkede olan bitenlerden bihaber olup tek derdinin yiyip, içip sevişmek olması gibi bir durum da söz konusudur. ancak diğer bir kesimin de kendini politik deha sanması da dikkate alınacak olursa, her işte olduğu gibi bu konuda da ortayı tutturamadığımız sonucu çıkar.
normalde olması gereken gençliğini yaşayan, siyasi çekişmelerin içine düşmeyen, sağ-sol kavgalarıyla birbirini yemeyen,
ama aynı zamanda da ülkede olan bitene kayıtsız kalmayan, gerektiğinde tepkisini ortaya koyabilen insanlar olmasıdır.
ancak gelin görün ki, gençleri direkt olarak ilgilendiren sorunlara bile çoğu kişi kayıtsız kalmakta, "banane ben mi kurtaracağım bu ülkeyi", ya da "beni kim dinler, tepkimi kim ciddiye alır" şeklinde tavır alması kabul edilemez.
ayrıca, eğitim sistemimizdeki eksikliklerden dolayı sorgulayıcı, bilimsel düşünceyi temel alan, olaylara tarafsız bakabilen, araştıran, okuyan, körü körüne bağlanmak yerine her görüş hakkında bilgi arayan nesiller yetişmediğinden dolayı da her iki uçta bulunan gençler de işi aşırıya kaçırmaktadır.