Töre, denenmiş belli bir hayat biçiminin işleyişini sağlamak için, geleneğin geçerli olduğu anlaşılmış kurallarını haklaştıran bir türü. Töre, değişmenin yavaş olduğu topluluğun ve o topluluğu kuşatan dış dünyayla ilişkilerinin muhafaza edilmesi için, içeride kutsanması gereken bir manevi değerler manzumesini taşır. Bu, karı koca ilişkisini kuşatan kayınvalide, kayınpeder, dayılar, amcalar, vb. arasında olur çünkü, modern kapitalist dönemden önceki tüm maddi ve manevi değerlerin üretimini denetleyip gerçekleştiren en asli organizasyon biçimi hanedir. Efendi köle ilişkisi şeklinde düzenlenmiş hiyerarşik yapıda töre, herkesin bulunduğu yeri korumasını, altındakilere karşı ibiğini dik tutmasını, üstündekilere terbiyeli davranmasını sıkı sıkıya denetler. Küçük topluluk dış dünyayla ilişkilerini yeni bir biçimde kurabilirse, törelerin etkinliği azalır.
din töre bütünleşmesi ise törenin kemikleşmiş kisvesini din adına kutsayarak, uygulanabilirlik alanını genişletmesine imkan tanır. taassub edilen düşüncenin dinle bütünleşmiş töre ile servis edilmesi, en dokunulmaz yerden vurmaktadır insanları. din - töre - gelenek üçgenine sıkışan/sıkıştırılan insan fail olarak kutsamaktadır, dikte edilen fiili çoğu zaman. dinle, insanlıkla, iyiniyetle hiçbir bağıntısı olmayan olayların bitiş noktasında yaşama hakkı alınmış insanlar görmekteyiz. töre cinayetleri geri kalmışlığımızın en açık göstergesidir. insan hayatını hiçe sayan bir toplumda düşünce özgürlüğünden bahsetmek komik oluyor biraz..