genellikle fiziksel olarak gerçek kale boyutları için yetersiz kalacak kalecidir. halısahada kaleci olma sebebi de çocukluk döneminde oynayabilmek için kaleye geçmeyi kabul eden ve zamanla oynaya oynaya bu alandaki yeteneğini geliştirmiş olmasıdır. halısahanın boyutları küçük olduğundan ötürü resmi maçlardakinin aksine sahada her daim aktif olacak kalecidir. yine sahanın boyu kısa olduğundan devamlı olarak rakip forvetleri kalesinin önünde görür; bu yüzden de karşı karşıya pozisyonlardaki başarısı ne kadar gelişmiş ise bu kaleci de o kadar iyi kaleci kabul edilecektir. bu kişilere sahip halısaha takımları genelde kadroları vasat olsa da kolay kolay yenilmezler. hele ki karşısındaki takım iyi bir halısaha kalecisi bulamamış, hatta dönüşümlü kaleye geçilen bir takımsa o takımda kendilerinden 10 kat fazla yetenekli oyuncular olsa da favori halısaha kalecisinin olduğu takımdır. maçı tek başına takımına kazandıramaz belki ama kendisine sahip olmayan takımlar, tüm güçlerine rağmen özellikle turnuvalarda hayal kırıklığına uğramaya mahkumdur.
