sukut etmek iktiza ederdi lakin mani olunamıyor zikretme iştiyakine: bir inkilap vuku buldu; şart idi, mecbur idi. Heyhat, tdk nam teşekkül üstüne vazife olanı ifa etmedi. Asırların neşriyatı bibliyoteklerin raflarında tozlanmaya terkedildi. Tercümeler yapılacaktı efendiler, yapmadınız. Mazimizle ilintimizi kopardınız. Dünya mazisini, felsefe kökenlerini, tercüme işini ciddiye alan garptan iktibasa mecbur ettiniz.
Bir lisan hangi hal ve şeraitte elli senede "eski" hale geldi izah edemiyoruz kendimize. Kendi zenginliklerimizden utanır hale nasıl vasıl olduk bunu da idrak edemiyoruz. Nevzuhur kelimelerin ağırlığı altında dimağlarımız eziliyor. Şekspir ingilizcesinden daha lezzetli bir lisana aşk-ı memnu dikkatiyle yaklaşıyoruz.
Güzel bir kadına duyulan gizli sevdayı, bir hoppa yeni yetmeye tercih ettik. El'an elalemin lisanıyla fikir sahibi oluyor, kendimizden kopuyoruz. Mevla sonumuzu hayretsin.
(elit'i biliyorum. harika franbuazlı pasta yaparlar* başlarına potansiyelin p'sini alsalar)
edit: moderasyon "ne demek, açıkla!" notu göndermiş. aslen sarih olanı açık edeyim: elit görünmek için çıldırıyorum.