ak parti'nin(kısaltmasına özellikle itina ediyorum cibiliyetime zeval gelmesin), her şart altında savunuculuğunu üstlenebilen seçmenlerine(ya da gençlik kolu şeysileri işte) sorulabilecek sorulardır.
örnekleyecek olursak hemen...
soru:
haşa ki "ikinci peygamber" olarak gördüğünüz recep tayyip erdoğan'ın, "bunu yapan şerefsizdir" diyen bir parti genel başkanına tazminat davası açarken; "hükümete ve yönetime hassiktir diyorum hassiktir" diyen bir başka parti mensubuna tazminat davası açmamasının nedeni nedir? elbette ki bunlar, tamami ile kişinin kendi insiyatifine kalmış ve sorgulanamaz şeylerdir. ve lâkin burada sizce de bir iki yüzlülük yok mudur?
soru:
anayasa değişikliği ile ilgili referandumda "hayır" diyecek olanları "demokrasi düşmanı", "faşist", "cuntacı" olarak ilân etmekten çekinmezken bunu yapmak(kendi düşünceleriyle uyuşmadığı için insanları fişleme çabası) da bir yerde faşizm değil midir?