3 sene önce şiddetli bir grip sonrası vücudumu saran sırnaşık hastalık. hastalık çoğunlukla baş ağrısının yanı sıra geniz akıntısının neden olduğu farenjit, bulantı, sersemlik, halsizlik ve sanki karşınızda limon sıkıyolarmış gibi sürekli pis bi ağız sulanması gibi sonuçlar doğurmaktadır. öksürük ve bademcik iltihaplarında yol açmakta, insanda feleket sinir ve sıkıntı yaratmakta kişinin sosyal hayatınıda çok olumsuz etkilemektedir. oluşan geniz akıntısı yüzünden deniz baykal gibi sürekli ıhım.. ıhım... diyerek boğaz temizlenmek zorunda kalınmaktadır. defalarca kullandığım antibiyotiklere rağmen zamanla iltihap sertleşti ve kronikleşti. ameliyattan kaçan ben için yaratıcıya sığınıp kullandığım bir çok alternatif tedavi yollarından en çok işe yarayanlar papatya buğusu ve yazın deniz suyu tuzlu olan akdeniz sahillerinde bolca denize girmek ve o suyu sürekli genize çekmek. 1 kaç hafta içerisinde kaya gibi tabakaların hareket ettiği görülmüştür. örneğin 1 ay kalabilseydim hastalığın tümüyle geçeceğine inandım. eğer deniz suyu imkanı yoksa ılık suya tuz katılıp iğnesi çıkarılmış en büyük boy enjektöre çekilip bir burun deliğinden verilip öbür burun deliğinden çıkartılır. bu esnada başı sağa sola eğip ve ağızdan nefes almak gerekir. bu arada içtiğimiz suyu, ph düzeyi 8 ve üzeri olan alkali sulardan seçmek vücuttaki mukus ve sümüksü tabakaların oluşumunu azalttığı için tavsiye edilmektedir. (kesinlikle işe yarıyor)
değerli prof saraçoğlu üstatın şiddetle önerdiği papatya buğusu ise; efenim yarım litrelik su herhangi bir cezve veya küçük tencereye konur. kaynadıktan sonra içine üç dört tutam kurutulmuş kır veya mayıs papatyası konur, 5-6 dakka sonra ateşten alınır ve burna yaklaştırılır. baş büyük bir havluyla örtülerek buğunun dışarı kaçmaması sağlanır. 10 dakka burundan nefes alınır verilir. bu sürede sıcaktan ve buhardan buhrana girilebilir. bu işlem su 30 dakka sonra bi daha kaynatılarak tekrarlanır. sonrada eğer bu süreçte burnunuzdan tencereye sümük damlamamışsa bu papatya çayı süzülerek bir güzel içilip mışıl mışıl uyunur.(papatya çayı uykusuzluk için en çok önerilen bitki çaylarındandır.) bu işlem akıntı gelene kadar günde iki kere ve iki üç gün arka arkaya tekrarlanır. hakkaten işe yaramaktadır.
maranki tarafından önerilen diğer pratik tedavi yolları; ( limonlu olan acı versede acayip işe yarıyor. diğerlerini henüz bende kullanmadım. )
- hatmi yaprağı, altın başak, orman sarmaşığı eşit karışımının çayı, 2-3 saatte 1 bardak içilir.
- her 3 günde, bir limon sıkılıp aynı miktarda su ilave edilerek gözlerden yaş gelecek şekilde buruna iyice çekilmelidir. bu tedaviye 1 ay kadar devam edilmelidir.
- 1 çay bardağı suya, 1 çay kaşığı kekik yağı konulur. bir başka fincanda fındık kadar kil eritilir. üzerindeki duru su alınıp, kekik yağıyla birleştirilir. iyice çalkalanır, günde 3-4 defa burun deliklerine bir kaç damla damlatılır.
- maydanoz ve ebegümeci beraber haşlanır. buharı teneffüs edilir.
acı kavun denilen bitkinin kullanılması ölümcül zararlar vermekte ve hasar bırakmaktadır. kesinlikle kullanılmaması tavsiye edilmektedir. eğer ecelinize susamışsanız ve illaki kullanacam diyorsanız 1 damlaya on damla su olacak şekilde sulandırın.
bu hastalık insanı öyle sinir eder ki bu tedavilerin herhangi birinden sonuç almaya başlandığınıda yani sümkürürken yeşil sarı renkte jöle kıvamındaki sert iltihap pıtır pıtır düşmeye başladığında oluşan sevinç görülmeye değerdir. şifa yaratıcıdandır. sinüzitsiz ve geniz akıntısız günler dileğiyle.