devleti ve devleti temsil edenlerin kendi ayıplarını örtmeleridir. devlet belledik ama kedi çıktı, kader utansın.
büsbütün sergilemek lazım bu utancı, şunun bunun ya da herhangi bir ideolojinin kalıbın arkasına saklanmadan, mertçe erkekçe yüzleşmeli insanlar. daha geçen gün bir gazi iş umuduyla canını dişine takıp yarasına beresine ve incinmişliği, dışlanmışlığı ve adeta bir hiç için gazi olduğunu kendisine söyleyen tosuncukların, tabak yalayıcıların yüzüne tükürürcesine aldırmazken ve koşarken, iki gazete bir televizyon kendisini gösterdi diye yere göğe sığdıramamalar, iş bulmalar yaşamadık mı? daha dün, atanmayı bekleyen yüzbinlerce öğretmen arasından hasta durumda birisinin isyanına gazeteler televizyonlar yer verdi diye bugüne değin duymayan görmeyen koca bakanlık, tedavisi için devreye girmek zorunda kalmadı mı?
o halde yüzleşeceğiz, yüzleşeceksiniz. ayıbınızı, günahınızı örtmeye gizlemeye değin mertçe erkekçe arkasında durmasını bileceksiniz. sabah akşam bir yanınızı yalayan besleme medyanızda, aynı türküyü çığırıp duran tosuncuk aydınlarınızla koca bir ülke kanıyor; duymuyor musunuz, hissetmiyor musunuz?
o şehit ailesini yoksul eden, canlarından canı ülkeleri için feda eden insanlara kendinizi rezil etmemek adına aldığınız 2 metrelik kumaştan ceketler, elbiseler ne ayıbınızı, ne de günahınızı örtmeye yetmez, yetmeyecek. kendi ayıp ve günahlarımızı da...