erzurum'da yaşamak, imkanlar el verdiği sürece gayet nezih bir deneyimdir.
bu mevsimde daha güzel olur o taraflar. batının betonarme yapısı yavaş yavaş doğuda kendisini gösterse de erzurum, kabuğunu korumaya çalışan şehirlerden birisi. ekim ayının sonuna doğru havalar iyice soğumaya ba$lar. genelde kasım'ın ilk haftalarında kar yağar ve sonra ayaza vurur hava bir süre. bu süreden sonrası bir beyaz tablo...
eski soğuklar artık yok. (bu gözler -35'i gördü) şehrin ortasında uzun bir cadde vardır. cumhuriyet caddesi (mecburiyet) üzerinde sağlı sollu güzel yerler vardır. erzurum lisesi'ni karşısına alan havuzbaşında oturup çay keyfi yapmanın ve oradaki erzurumlu ya$lı amcaları izlemenin keyfi çok ho$tur. ilerledikçe, dumlu'nun orada arzen ve dadaş sineması mevcuttur.
atatürk üniversitesi kampüsü, kendi iklimini oluşturuyormuş gibi bir his oluşturur üzerinizde. cafe de cinema gibi bir alternatifi var ayrıca kilicoglu. yeşil ve serin. etraf çam ağaçlarıyla dolu. yaza doğru buraya gezmeye gelen diğer üniversite öğrencileri, erzurum ilçelerinden gelen ilköğretim-lise öğrencilerini aileleri görürsünüz...
şehirde muhafazakarlık hakim. ama eskisi gibi katı değil artık. erzurum'un insanı misafirperverdir, ağırlamayı sever. çay kültürü oldukça yaygın. kıtlama derler. her 50 m'de bir çay ocağı vardır neredeyse, özellikle erzincankapı civarlarında. diğer illerden göç almaktadır. yenişehir, gez mahallesine oranla daha aktif. redevco erzurum avm açıldı, insanlar farklı tercihleri bulabiliyor artık...
erzurum demişken, cağ kebabı ve kadayıf dolması demesek ayıp olur sanırım. cağ kebabı için koç, gelgör gibi yerler mevcut. kadayıf dolmasından 1-2 tane yediğinizde sizi kesiyor, erzurumlular çok iyi yapıyor. palandöken'de abdurrahman gazi türbesi var. bahar aylarında bu eteklerde pikniğe gelenlerin sayısı oldukça fazla. ayrıca şehrin çeşitli yerlerinde çeşmeler mevcut.