Öncelikle "Aile Doktorları"nın büyük çoğunluğu pratisyen hekimdir, 1 haftalık kursla uzman olunmuyor. Ve ayrıca pratisyen hekimler birinci basamak sağlık hizmetini bilen hekimlerdir. Yapılacak işi görünce Aile Hekimi olmak için yaptığı başvurusunu geri çeken sürüyle uzman hekim var. Başka bir deyişle bir Kardiyologtan daha iyi birinci basamak hizmeti verir,pratisyenler.
Sonra, 20 yıllık pratisyen hekimim, geriye, hekimlik performasıma, çabama, özverime, çalışma aşkıma, mesleğime saygıma baktığımda zirveden başlayıp sıfıra yönelen bir eğri görüyorum. Ne oldu, nasıl oldu bilmiyorum ama ateşli olduğu söylenen bir çocuk için yolu kapalı köye kelle koltukta yayan gitmeyi göze alan bir hekimden, insan görmemek için idarecilik yapmayı, bütün gün yüzlerce imza atmayı tercih eden bir adama dönüştüm. Gerçekten nasıl olduğunu bilmiyorum, fikirlerim var ama çok uzun sürer yazmak. Ve yeni bir sisteme geçiyoruz, bundan sonra bir tüccara dönüşmem gerekiyor. 3 hasta kaç para eder usta hesapları yapmam gerekecek. 20 yıllık meslek hayatımın 15 yılında uzağında durduğum bir düşünce bu. Hayatımda 3 kez maaşım dışında para verildi bana ve her biri öncekinden daha çok rahatsız etti.
Hekimlik mesleğini adeta mezun olduğumda usülen okutulan o andın şartlandırmasında icra ettim. Anda şartlanmak değil de uymak, uyabilmek, uygun olmaktı belki. Gururla yaptım, benden sağlığını talep eden her hastayı özenle dinledim, muayene ettim, iyileşmesini sağlayabiliyorsam sağladım. Önemli şeyler değildi belki, hayatını kurtardığım, yaşam kalitesini artırmasına katkıda bulunduğum insan sayısı 100'ü bulmaz herhalde. Yaptığım önemli şeylerse görünmüyor, eradikasyon(hastalık yoketme) programlarında gecemi gündüzüme katıp çalışmam görünmüyor, kundaklanmasını önleyerek kalça çıkığı olmasını engellediğim bebekler görünmüyor. Kansızlık, kötü beslenme, raşitizme yakalanmasını önlediğim bebekler görünmüyor, yakalananı tedavi etmek çok daha popüler. Koruma, önleme, destekleme bilinmiyor, takdir de edilmiyor. Edilmesin, yaşına uygun gelişimini, büyümesini sağladığım yüzlerce bebek var, adlarını bilmem, saymadım da. Saymak için yapmamıştım zaten. Gebeleri de saymadım, yaşlıları da, engellileri de, hatta koca koca adamları da saymadım.
20 yılın ardından geriye baktığımda utanacağım, üzüleceğim hiçbir şey yok, yapamadıklarım var yapmadıklarım yok. Hekim olmaktan gurur da duydum hep. Şu çokca lafı edilen bıçak paraları, muayenehaneler, avantalar uğramadı, benim tarafıma, uğramaya çalışanları da savuşturdum zaten.
Şimdi sistem değişiyor, ne olacağını, ne olacağımı bilmiyorum. Birinci önceliğim kendimi sistemin dayattıklarından korumak. Ne kadar başarırım bilmiyorum, düşünecek, tartılacak çok şey var. Göreceğiz ama umutlu değilim. Kendimi kaybetmekten korkuyorum açıkçası.
Moderatöre Not: Yazar yapın artık beni. Kutulara yazıp durmaktan sıkıldım, insanlara yazmak istiyorum artık. Yoksa inci Sözlük'e üye olacağım, haberiniz olsun.