izmir'e gidecektim, iş bulup hayallerimi yaşayacaktım..
son final dönemi gelip çatmıştı işte.. koşturmaca, sınavlar derken veda etmek aklımın ucunda bile degildi ki..
kritik olan turizm işletmeciligi finalinden gectigimi ögrenip de maksimum sevincimi yasarken, evimin duvarlarına baktıgımda anlamıstım vedanın cok yakın oldugunu..
tek ders sınavından cıkıp, not işlerine dogru yürürken anlamıstım..
mezun oldugumu ögrendikten sonra kampüsteki nilüfer turizm yazıhanesine yürürken..
bu kadar zor olacagını düşünmemiştim..
görükle'yi bırakıp gitmek.. altıparmak, heykel'i bırakıp gitmek.. evimi bırakıp gitmek.. sevgilimi bırakıp gitmek..
fakültenin kapısından cıkarken arkama dönüp bakmanın bu kadar canımı acıtacagını düşünmemiştim..
bursa'dan ayrılalı 5 ay olmasına ragmen hala gözlerimin dolabilecegini düşünmemiştim.
bursa'ya duydugum özlem yüzünden izmir'e alışamayacagımı düşünmemiştim..
bir türlü veda edemeyecegimi, her gün bursa'ya kacmak isteyecegimi, gittigim her mekanı bursadaki alıstıgım mekanlarla özdeşleştirmeye çalışacagımı, hiç birini..