balkon çocuklarının yüzünden oldu bunlar. babaları da balkon göbekli bunların. analarının eli orak tutmamış, soğuktan kıçı basur olmamış. balkon çocuklarının...
atmamışlar çamuru oynasın, çamurda oynayan 'çamur' çocukların masum kayıklarından yapıp yüzdürsün, bilmez. ekmeğin nasıl kazanıldığını ergin olana değin bilmezler. kafaları aptal şeylerden bulanır, en mantıklı yönlendirebileceklerini; kalp dedikleri taşımsı parçayla çiziverirler. en ufacık çiziklerinde de etrafında dört dönen insanlar olduğundan, bilmezler gerçek yalnızlığı ve en acısı da herkesin onları anladıklarını düşünüp, bir insan evladı tarafından anlaşılmayınca canlarına bile kıyabilirler. balkon çocukları bunlar!
ve bunlarla aynı havayı soluyan, kendini keşfetmeye çalışan çocuklar vardır. büyüyemez onlar hiç, çünkü sürekli kendilerini tanırlar,her anı derinden hissedip ne yapmaları gerektiğini az çok keşfederler. üzülürler o balkon çocuklarına, onların tadamadığı o kadar çok şey vardır ki şu fani olan hayatın fani de olsa verdiklerinden... ne armutun tadını bilir dalından koparılan, ne üzümün çekirdeğini doldurur bu balkon çocukları!