görsel efektlerin güzel olduğu, bazı klişe sahneler ve duke denen oyunculuk fukarası haricinde gayet eğlenceli olan filmdir. hatta uzun filmlerden hoşlanmasam da 2 saatlik olan bu filmi izlerken hiç sıkılmadığımı söylemeliyim. sürekli aksiyon, sürekli hareket. bu filmin sonuna kadar hiç bitmiyor.
--spoiler--
film g.ı. joe'nun cobra örgütü ile olan mücadelesini anlatmakta. iki tarafta da alabildiğine ilginç ve yok edici silahlar var. vücudu hızlandırıcı giysilerden tutun yıldız savaşlarından fırlamış uzay gemilerine kadar bir çok silah ve ekipman... yani fantastikliğin sınırlarını zorlamışlar. ama filmi eğlencesine izlerseniz bunlar göze batmıyor ve gerçekten de eğleniyorsunuz. g.ı. joe ekibimizdeki elemanların hepsi andaval şu kill billden fırlamış da gelmiş gibi duran samuray kılıçlı arkadaşımız haricinde tabii ki. ismi snake eyes( ray park). yüzünü hiç görmüyoruz. sesini de hiç duymuyoruz. çünkü maske takıyor ve sessizlik yemini etmiş. sessizlik yemini etmesinin sebebi de kobra ekibinde bulunan bir diğer kılıç ustası olan storm shadow'nin (byung- hun lee) ikisinin de ustası olan değerli abimizi ikisi de çocukken öldürmüş olması. snake eyes gerçekten de filmin en karizma karakteri. zaten filmin en manyak sahnesini de onun sayesinde izliyoruz. şu fransadaki kovalamaca sahnesi hani!
filmin güzel sahneleri demişken önceden de söylediğim gibi fransa sokaklarındaki eyfel kulesine doğru giderken yapılan kovalamaca sahnesi filmin en manyak sahnesi. hele o snake eyesın pes ettiğini zannettikleri anda trenin cobra ekibine tosladığı sahne müthişti. sonlara doğru olan gemi savaşı boktandı. daha doğrusu finali hepten boktandı. tabi finalde sadece marlon wayansın füzelerin peşinden gidişi falan bayağı eğlenceli ve komikti.
--spoiler--
diğer karakterlerden bahsetmek gerekirse iki tane daş ablamız var. tüm amerikan filmlerindeki gibi, güzel kıç ve güzel göğüs açığını kapatmak için (bence bir mahsuru yok!) ikisi de latex giymekte! biri (anastasia 'ana' decobray - sienna miller) baroness. kendisi ve duke arasındaki ilişki filmde olmasa da olurmuş diyebileceğimiz cinstendi. daha doğrusu olmasa daha iyi olurmuş. ayrıca kendisini kutupların eksi bilmem kaç derece soğuğunda bile göğüslerini gösterme çabasıyla dekolte giyindiği için kutlarım ve tüm abazanlar adına teşekkür ederim. kendisi, esmer haliyle, bizim avrupa yakasındaki ismini hatırlamadığım bir bayana da çok benzemekteydi.
diğeri ise (courtney a. kreiger - karolina kurkova) cover girl. kendisi de scary movie serisindeki favori karakterim olan marlon wayans ile aşna fişne olaylarında. aralarındaki filmin ilk yarısında olan klişe konuşmalar da can sıkıcıydı.
lost'daki eko (adewale akinnuoye-agbaje) ise burada heavy duty rolünde. karizma bir vücut! ile ortalıkta dolaşmakta. kendisinden daha çok aksiyon beklerdim.
eğer bolca aksiyon, zilyon tane son teknoloji silah, iki tane daş gibi kadın ve bolca görsel efekt görmek istiyorsanız izleyin! klişelere çok takılırım diyorsanız izlemeyin!
"bu maskeden nasıl bir ilham alıyorum biliyormusunuz?" - destro
"asla iki tarafa birden silah satma" - baroness
"hayır! asla iki tarafa birden silah satarken yakalanma" - destro
