ey şûh-ı kerem-pişe dîl-i zâr senindir
yok minnetin asla
ey kân-ı güher anda ne kim var senindir
pinhân u hüveydâ
sen kim gelesin meclise bir yer mi bulunmaz
baş üzre yerin var
gül goncasısın gûşe-i destâr senindir
gel ey gül-i rana
neylersen edip bir-iki gün bâr-ı cefâya
sabreyle de sonra
peymâne senin hâne senin yâr senindir
ey dil tek ü tenhâ
bir bûse-i cân bahşına ver nakd-i hayatı
ger kail olursa
senden yanadır söz yine bazar senindir
ey âşık-ı şeydâ
çeşmân-ı siyeh mest-i sitem kakülü pür-hâm
ebrûları pür-çîn
benzer ki bu dîldâr-ı cefâkâr senindir
biçâre nedîmâ..