bir damlacık çarşısı üzerindeki 'eski demir yolu'nda yürürken onlarca tanıdıkla karşılaşılabilen, herkesin bir şekilde birbiriyle bağlantılı olduğu şehir. cumhuriyet parkı'na, güvercinlere yem atılan meydan haricinde özellikle çocuklara hitap eden hiçbir şey barındırmamasına rağmen ısrarla ''çocuk parkı'' diyen komik halkı, kirli havası, gelişmemişliği gibi tüm negatif özelliklerine rağmen çok özlenebilen şehirmiş aynı zamanda.
en uzun süre kaldığım ve arkamda bıraktıklarımı aynı bıraktığım gibi bulduğum için teşekkür ettiğim, boynu bükük bir mütevazılığa sahip istanbul sömürgesi.