*yaşamak*
yaşamak
iyileri ve kötüleri
ikiye bölmemektir
ölüme çare buldum
insanları sevmek hiç ölmemektir.
518 yaşındaki bir çınarın dibinde
40 yıldır istanbulu, geçmişi, tarihimizi satıyor bize
aklar düşmüş uzun saçları, parmaklarındaki yüzükleri ile
bir vitrin gibi bakılası, bir derviş gibi dinlenesi, bir kitap gibi okunası
518 yaşındaki bir çınarın dibinde
yıllardır orada, sanki hep orada olacakmış gibi
toplarken zabıtalar kitaplarını, kovarken onu tek şekerli çınarltından
o susuyor, bakamıyor yüzünü çeviriyor,
yüzü sahaflara dönüyor
sahaflar utanıyor şaire yapılanlardan
camii utanıyor, milli kütüphane öyle
bir devlet utanmıyor, asık yüzlü bürokrasi
şair susuyor, beyazıt ağlıyor
*tek şekerli çınaraltı*
telaş kimde sorarım
sorarım kimde heyecan
merhaba şair dostlarım
merhaba osman ile can
kartınızı aldın-m teşekkür ederim
bildiğiniz gibi parasız pulsuzum ben gene
satırlarınızda kayboldu kederim
açılıverdi yüreğimi sıkıştıran mengene
osman fırçayı aldım elime
sandığı istediğin yere koyarız
şairlik ne kelime...
biz gökyüzünü bile boyarız
(tek şekerli çınaraltı)