vatan sağolsun

entry131 galeri
    50.
  1. murat ince şiiridir. vatan sağolsun
    ve körsem ve sağırsam,
    duymuyorsam gözlerini,
    tutmuyorsam ellerini,
    bu seni unuttuğum,
    anlamına gelmesin be leylam
    yankısız, sesimi duysana,
    yüreğine yolladığım sesimi,
    az biraz anlasana,
    yollarına, beni, canımı saldığım,
    ne olur artık kapımı çalsana,
    sevgiyi yazdığım dağlara, yıkasana kanımı,
    az biraz koşsana,
    unuttuğun beni, bir kere sorsana
    vatan sınırında kandayım, bir mektup yazsana,
    kör oldu gözlerim, görsene
    az biraz sen de solsana,
    emanet ettiğim sevgiye, sahip çıksana.
    tel örgüde takıldı kaldı parmaklarım,
    parkamda, resimlerin, mektupların,
    dizimden altı ayaklarım,
    mayında kaldı, en güzel yanlarım.
    arasana, sarsana, olsana, duysana,
    az biraz sen de solsana,
    yollara düşüp, yaramı bulsana,
    canım ateşte, bir iki satır yazsana
    tam üç ay oldu senden haber alamadım,
    üç gündür gözlerim açık,
    canım her yer inan karanlık,
    ateşe düşmüşüm, pusuya gelmişim, saymadım
    dün hemşireyle konuştuk,
    çavuş osmanı sordum,
    şehit oldu, vatan sağ olsun, dedi
    ve durdum
    ve sustum
    dondum!
    anlıyorsun değil mi?
    karanlık!
    birde kılıç yarası,
    yürek sızısı,
    çavuş osman acısı
    duyarsın bilirim,
    bilirim, bir yol var yüreğine,
    bir gün, koşarsın bilirim,
    çavuş osman böceklerle, kurtlarla, haşır neşir,
    toprağa kan olmuş akar,
    bilirim, her yer karanlık
    ve can susar
    dün hemşireyle konuştuk,
    üç aydır yoğun bakımdaymışım,
    sıkça leyla diye sayıklıyormuşum,
    tam üç aydır karanlıktaymışım.
    bir sigara istedim,
    ucuna seni koydum,
    yaktım doyunca
    duman duman sen doldun yüreğime,
    yandı yürek, bir içimlik sigarada,
    sen ağla da, ben susayım diyecektim
    ama yoktun leyla
    vatana bir değil bin osman,
    bir ben değil, bin mehmet,
    kurban olsun
    akacaksa dizlerimin altından,
    oluk oluk kan,
    şehitler ıslansın leyla
    şehitler yıkansın,
    söyle anama, sakın ağlamasın,
    görmüyorum diye,
    koşamıyorum diye,
    anam, ama anam, sakın yanmasın
    biliyor musun geldi bir kere başa,
    geldi bir kere yara,
    kan kussam da her sabah
    ve her sabah pansumanda olsam da,
    yansam da
    kör olsam da,
    koymuyor be leyla
    senin aramayışın, sormayışın kadar
    ve acıtmıyor karanlıklar, yokluğun kadar
    geldi geçti de leylam,
    tel örgü içinde karanlığa düşen gözlerim,
    bir kere daha topa vurmadan kopan dizlerim,
    inan leylam.
    geldi geçti de,
    ne aramayışın, ne sormayışın,
    ne de bir iki satır yazmayışın,
    hiçbir şey koymadı da leylam
    parkamdaki resimlerin mektupların
    duydum, şarapnel parçalarında ezilmiş,
    ben gibi yanmış be leylam.
    geldi geçti de,
    aktı toprağa kanımda,
    sen gelmedin de, bir kere sormadın da,
    bir iki satır yazmadın da,
    ben yine solmazdım da,
    dün öğrendim, parkamla kül olmuşsun leylam
    karanlığımda bir yol buldum
    ay yıldız, kıpkırmızı bir can buldum
    gülümsüyordu çavuş osman
    vatan sağ olsun mehmetim, diyordu
    bir de sarılıyordu, yürek hoplatan
    bir de bayrak diyordu, çavuş osman.
    ve toprak
    ve bayrak, diyordu,
    ince bir sızı düşüyordu, yüreğime
    ayaklanıyordum, koşuyordum
    kurşun üstüne
    kurşunlar üstüne
    bir can bir can daha var, osmanım
    daha ben ölmedim, diyordum
    yağmur gibi yağan kurşunlara, koşuyordum
    leylam unutsa da mevlam unutmadı
    biliyorum osman biliyorum diyordum
    ve koşuyordum düşman üstüne
    karanlık içinde
    hemşire, mehmet mehmet diye uyandırmıştı
    tam üç ay oldu bitti mehmet diyordu
    bitti aslanım diyordu, diyordu da gözleri hiç susmuyordu
    ellerim yüzüm ıslanmıştı
    leyla dedim, çavuş osman dedim
    bitti aslanım bitti mehmetim
    vatan sağ olsun diyordu
    vatan vatan vatan sağ olsun.
    0 ...