yüzeysel olarak bakıldığında kuşatmayı olabildiğince uzun tutup şehri kendiliğinden teslim olmaya zorlama, böylelikle de şehrin getireceği zengin ganimeti elde etme sevdasının karşılığı olarak viyanalılara dışardan yardım gelmesinin, bu yardım sonucunda da bir hezimetin elde edildiği askeri operasyon. bu öyle bir hezimettir ki o günden bugüne osmanlı her geçen gün topraklarından bir kısmını kaybeder hale gelmiştir. korunabilen son toprak parçası üzerinde de bugünün türkiye'si kurulmuştur. kısacası bu kuşatma osmanlı için sonun başlangıcı anlamını taşımaktadır. kuşatmada niçin böyle bir bekleme stratejisi çizildiği de açıktır. osmanlı yönetimi viyana'yı bir süre işgal etse de elinde tutamayacağının farkındadır. bu kuşatma zaten toprak genişletme amacıyla değil osmanlı hazinesinin en önemli kaynağının savaş ganimeti olması ve bu kaynağın bu dönemde tamamen kesilmiş olması sebebiyle hazinenin tazelenmesi adına yapılmış askeriden öte ekonomik bir harekattır. fakat işte sonu hem kısa hem de uzun vadede hüsran olmuştur...