uğruna şiirler yazılan maç, vay anasını. meksika'nın yaklaşık 2 metre ofsayttan atılan golle adım adım oyundan koparılmasını izledik ilk yarıda, ikinci gol zaten altın tepside ikram. bir de gabriel heinze kameramana yaptığı atarla fifa 2001 tadını yakaladı. orada da bir gol sevincinde topçular kamerayı deviriyordu. ayrıca ilginç şekilde bu son kabak gibi ofsayttan atılan golün tekrarı bir kere gösterildi, daha da gösterilmedi. belki de trt'dekilerin dediği gibi tribünlerdeki meksikaları galeyana getirip ölümcül bir meksika dalgasını engellemek amacıyla yapılmıştı ama kıllandırmıyor da değil.
futbolda müneccim boku yenmez ama arjantin ola ki bu turu geçerse almanya'dan hayatının dayağını yer. ulan 4. maç oldu, hala arjantin elindeki kadronun potansiyelinin yarısını bile sahaya yansıtamıyor. meksika ofsayt golle sindirilmese kafa kafaya, hatta daha üstün oynuyordu bu yıldızlar karması arjantin'e göre.
maradona'nın teknik direktörlük falan yaptığı yok, adeta kenarda bir büst, bir statü, takımın motivasyon kaynağı. sırf bu yüzden orada durması bile yetiyor. sonuçta sahadaki arjantinlilerin alayı genç adamlar, hepsinin de çocukluk idolünün maradona olduğu su götürmez bir gerçek. bu da amansız bir motivasyon, iman gücü demek.
evet iki maçta yapılan iki korkunç hata ile 27 haziran'ı da kapatıyoruz sevgili izleyiciler. belki ingiltere'nin o gol verilse bile bir şeyler yapmaya dermanı yoktu ama harika mücadele eden meksika kesinlikle verilen o haksız golden sonra sindirildi, oyundan düştü.