- hayatım boyunca kimseyi çok fazla takmadım.
- herkese karşı çok rahat davrandım.
- yaptığım herşeyi iyi niyet çerçevesinde yaptım.
- hayatımdaki en büyük pişmanlığım, deniz lisesine gönderilmemek oldu. her seferinde anneme bir daha bir daha kızıyorum.
- küçükken en çok subay olmayı istedim, okulu kazandım, sağlık sınavından beni bıraktılar. *
- eagles'ın hotel californiya şarkısının girişindeki gitar solosunu sıkılmadan saatlerce dinleyebilirim.
- hayatta aşka inanmadım ama en sonunda böyle birşeyin varlığına inandım.
- hayatımın en güzel, en sevgi ve aşk dolu, en sevebileceğim insanını buldum. o'na sarıldığımda kalbim yerinden çıkacak gibi atıyor.
- şimdi pilot olmayı istiyorum.
- en çok merak ettiğim ülke yeni zelanda.
- hayatımın kalanını izmir'de geçirmek istiyorum. çabalarım sonuç verecek.
- hep para biriktirmeye çalışıyorum, ben biriktirdikçe gidiyor. artık böyle birşeyi dert etmemeyi düşünüyorum.
- hayatımdaki en büyük eksiklik aşktı, artık değil.
- şuanda hayatımdaki en büyük eksiklik bir müzik aleti çalamamak. tam bir arkadaşım bana öğretecekken göçtü buralardan (bkz: selfless)
- hayatım boyunca bir kişinin vefatına ağladım. (bkz: selfless)
- rte'yi sevmiyorum.
- sonuna kadar inandığım doğrularım var, canım kadar sevdiğim aşkımdan başka kimse beni onların yanlış olduğuna ikna edemiyor.
- babam bize küçükken kızdığında, abimle beraber halıdaki desenlerin her köşesini ezberlerdik.
- kardeşim marmaris'te askerlik yapıyor, doğuya gider diye çok korkmuştum ama kimseye belli etmemiştim.
- mükemmel bir kıza aşığım ve onu çok seviyorum ama o'nu çok üzüyorum. o'nun üzülmesine hiç dayanamıyorum. yarın görüşeceğiz onunla, iple çekiyorum saatleri. çok özledim çok... keşke ışınlanma gerçek olsaydı da, yollarda geçen zamanı onunla geçirseydim.
