insanların mensup oldukları dini temsil eder tarzda ilahi bir kudret sahibi imişçesine davranarak, kendi bakış açıları ile yaklaşmayan her kim olursa olsun büyük bir hoyratlıkla, yobazlıkla ve din bezirganlığı ile hareket etmeleri.
tabii bu dinden değil, o dine mensup olduklarını iddia edenlerden nefret de değil ama hoşlanmama nedenleri olmakta. genel olarak ise dinlerden nefret etmeye gerek yoktur. ya tabi olursunuz, ya da olmazsınız. ya tabi görünür en büyük dinsizlikleri bu din ardına saklarsınız, ya da tabi görünmez ama tabi görünenden kat be kat daha büyük bir inançla o dine sarılırsınız.
din sonuçta maneviyattır, iç dünya muhasebesidir, kalptir, vicdandır; oysa görüntü aldatıcıdır çoğu zaman, inancın ne kılda ne de örtüde olduğu gibi.