doktor filmleri incelerken deli gibi dua edersin kötü bir şey görünmemesi için... Hmm evet burda bir kitle görünyor dediğinde donup kalır annenin gözündeki ilk damlayı görünceye kadar kıpırdayamazsın. O günden ameliyat olana kadarki bir haftalık sürede onun yanındayken hep iyimser olmaya, suratını asmamaya, mümkün mertebe ona moral vermeye çalışır, bulduğun her fırsatta da - banyoda, araba kullanırken, hastanede o test yaptırırken, kafede otururken, uyumaya calısırken- gizli gizli ağlarsın. ameliyata 3 gün kala panik halindeki babayı, dünyadan habersiz kardeşi ve kaderine isyan eden anneyi bırakıp gitmek zorunda kaldığında, gözyaşlarını göstermemek için vedalaşamazsın bile doğru dürüst. ne yer ne içer ne uyursun o güne kadar. deli gibi araştırma yaparsın internette: kaçıncı evrededir, hastaya nasıl davranılmalıdır, başına neler gelecektir, en gerçekçi peruklar nerelerde satılır. ameliyat bitmek bilmez bir türlü, sonunda telefon calar, her şey yolundadır. çok şükür ki çok erken farkedilmiştir ve kemoterapiye bile gerek kalmadan o illet çıkıp gitmiştir hayatımızdan. kimse inanmayınca onun gelip de annemi bizden alabileceğine, arkasına baka baka gitmiştir. ama hepimizin ömründen de on yılını götürmüştür giderken.