babam,
sen gideli 5 yıl oldu. tam 5 yıl.
ara sıra atmadığım, hasta raporlarına, tahlillerine, kemoterapi sonuçlarına vs bakıyorum. başını sürekli ağrıtan tümörün yüzünden içtiğin hapına falan bakıyorum. bakmam lazım çünkü. seni hıçkırarak her özledğimde, bunu yapıyorum. bunu yapmak belki beni o acıyla dolu 1,5 yılın her saniyesinde tekrar dolaştırıyor ama acılarından kurtulmana şükrediyorum ardından.
kaç 23 yaşındaki kız, babasının bir hastane odasında yanında sadece o varken, artık nefes almadığını farkedip, doktora haber verdikten sonra buz kesilip, ellerini açıp, babasının acılarının son bulduğu için şükürler eder ki allaha.
acın şimdi bende babam, artık sen acı çekme. kimileri babalarının kıymetini bilmiyor babam, ben hep bildim ben hep sevdim seni bilirsin. ilk göz ağrın olduğum için, en çok beni severdin biliyorum. biz başkaydık seninle, tüm baba-kızlardan başka.
helalliğini ve duanı almış olmak tek güç kaynağım. o acı günlerde, allaha hep '' keşke dedirtme bana, dolu dolu geçerelim bu son günleri babamla, olur da sabırsız ve kötü davranmayayım ona, üzmeyeyim onu'' diye dua ederdim.
çok şükür keşke dediğim bir tek şey var sadece.
bir keresinde domates çorbası istemiştin, domates yok diye mercimek yapmıştım sana. keşke gidip domates alsaydım diyorum.
seni çok seviyorum...