arar aynasında çarşıların
mor sakallı bir hattat
ömrüne bir nişan
kendi devrini çekip sağdan sola
yapıların kuytu bir köşesinde
elifin yanına kurulur
oysa sular gibidir gün ışığı
kendi sevgisiyle sarhoş
dönenir durur kemeraltı'nda
ne eskinin yanına sokulur
ne yüzyıllardır
güneşi bekleyen
mor sakallı hattat yoktur