öncelikle ağır abi türlerinden bahsedeyim. ağır abi türlerini 3 grupda ele alabiliriz; sonradan olma abiler, zorunlu ağır abiler, doğuştan ağır abiler ve.
* sonradan olma ağır abiler;
bu tür ağır abiler yüreğimin bam telini cızlatan insanlardır. hayatları kendilerini tutmak ile geçer. aslında ağır oldukları falan yoktur zira böyle davranmayı kendilerine görev edinmişlerdir. birisi espri yaptığında ağızlarını yaya yaya gülmek isterler zira tek yaptıkları dudaklarını ısırmak ve yavaş yavaş terlemeye başlamak olur. bu tür ağır abileri ter kokusundan tanıyoruz. hiç bir zaman ter kokusuz dolaşmazlar, çünkü kendilerini tutma işi bünyeyi yorar ve ter zerrecikleri yavaş yavaş gün yüzüne çıkar. kendilerini devamlı baskı altında tuttuklarından mıdır nedir hiç bir zaman samimi bir hava yakalayamaz; çakma olduklarını belli ederler. belki geçmişte onlarca kitap okumuş, binlerce kelime biliyor olabilirler zira bu kelimeleri asla kullanmazlar; ağır abilik müessesesinin kuru ve saf günlük konuşma dili dışına çıkmazlar. oysaki içlerinde bir ateş; suje, töz, özvarlık, feurbach diye bağırmak ister. işte bu sırada yine terleme nöbetlerine rastlayabilirsiniz.
bu davranış sadece kelimelere değil hareketlere de yansır. mesela en büyük örneği eli göğüse atarak eyvallah çekme hareketidir; bu hareketteki abartı bazen mememi elle olarak bile anlaşılabilir komiktir.
başka bir örnek ise sandalyeden 30 saniyede kalkma hareketi. ağır abiliğin en baba hareketi olan, elleri dizlere koyup hafif eğilerek, baş önde süser pozisyonda kalkma hareketini; sonradan olma ağır abiler kucaktan kalkıyormuş edası ile hafif hareketlerle yapar pantolonun dikişlerini fazlası ile zorlar. yapmasındır, olmuyordur.
kendileri böyle kucaklaşmak, birilerine sarılmak, hoplamak zıplamak; insan mekanizmasının gereği cıvıklık, taşkınlık yapmak istediğinde yine ağır abi felsefesi ona engeldir. bu durum yine kendisini terleme; ve ayriyetten elleri sıkıp yumrukumsu yapma şeklinde gösterir.
ayrıca fiziksel özelliklerine çok dikkat ederler; oysaki ağır abi felsefesi fiziksel güç gerektirmez, ağırlık beyinde ve hareketlerdedir. kendini göbekli ve güçlü olmak zorunda hisseder. böylece iyice şişen sonradan olma ağır abimiz kendisini mutlak suretle sağlık sorunları ile baş başa bulur.
* zorunlu ağır abiler
bu ağır abi türü yukarda bahsettiğimiz sonradan olma ağır abi türünün tüm özelliklerini gösterir. genelde görevleri gereği ağır abi olanlar bu gruba girer. dolmuş durağı dur-kalkçısı
, komutan, hiperaktif çocuk babası, lise sıralarının en şişmanı, bulunduğu grup içinde 5-6 yaş daha büyük olan insanlar, iş yeri sahipleri gibi gibi.
bu tür insanlar ek olarak agresif ve yıkıcı olurlar. tüm bunların yanında en sevilmeyen ağır abi tipleridir. her şeye karışma, gereksiz despotluk yapma çabaları gösterirler. ağır abi imajını kötüye kullandıkları için bu tür ağır abilerden pek haz almam.
* doğuştan ağır abiler
işte geldik gerçek konumuza. bu tür ağır abiler göbek bağı raconla kesilmiş olanlardır. bunlar sanılanın aksine klasik ağır abi çizgilerini taşımak zorunda değillerdir. ağır abi felsefesini dışarıda değil içeride yaşarlar. çelimsiz olabilir, köse olabilir, kedileri sevebilir, insanlara kıyamayabilir hatta en sevdikleri şarkı moonlight sonata olabilir.
ağır abiliği baştan savma değil bilmeden yaparlar. çünkü ağır abilik dünyayı aheste aheste algılamaktır. mesela biz bir arabadan çok hızlı bir şekilde kaçarken bu doğuştan ağır abi türü o arabanın ona çarpabileceğinin bilincine araba çarpmadan varamaz. yada siz parmak uçlarınızı birleştirmek sureti ile, haya bölgesine getirip mucks mucks yaptığınızda tepki vermezler çünkü olayın henüz bilincinde değillerdir. bilincine vardıklarında ise bu size ağır bir sille olarak geri döner.
bu olayların farkına varmadaki ağırlık hareketlere, konuşmalara düşünüş dahil insan ile ilgili ne varsa ona yansır. yüzlerinde ise her zaman kalender bir gülümseyiş vardır. bir şey söylediğinizde size bu gülümseyişle karşılık verdiğini düşünsenizde bu durum yanlış. ağır abiler sadece hı-hı diyerek ve kafa sallayarak bir şey söylediğinizin farkında olduğunu belli ederler. bu gülümseyiş ağır abi felsefesinin özüdür. sıçarken, uyurken, dayak yerken, hani bindiği uçak düşerken her zaman o yüzde bu gülümseyiş vardır. ağır abilerin bu türü tadından yenmez.
ağır abileri kıro ithamı altında bırakmayınız bu güzide insanları seviniz.