neyi boykot ediyorsun, israil ekonomisini böyle çökertebileceğini mi düşünüyorsun,
israil bu boykottan etkilenmez bile, ama sen türkiye etkilenir..
ortada ciddi bir problem var ve problemin çözümü böyle basit, çocukça şeyler değil..
sıcak paraya dayalı ekonomiyle bir halt edemezsin, güçlü bir ülke olmazsın,
ama öyle değil dediler.. çünkü bardağın dolu tarafını gösterdiler..
birileri çıktı, bu adam ekonomiyi çok iyileştirdi dedi..
neyi iyileştirdi.. özelleştirme, sıcak para, verilerle oynama...
böyle bir ekonomiyle bir de oyuna gel, sağa sola posta koymaya çalış..
böyle yarı yolda kalırsın.. ne savaşa girecek bir askeri sistem var ne de tek başımıza güçlüyüz diyebileceğimiz bir ekonomik sistem var..
adam gibi boykot yapmak istiyorsan,
önce senelerce birlikte yaşadığın etnik kökenlerle geçinmeyi öğren,
önce biraz anlayışlı olmayı öğren, oyuna gelme, duygularınla ve inançlarınla birilerinin oynamasına izin verme,
ekonomiyi canlı olarak güçlendirmek için çalış, istihdam yarat,
üretimi artır, herkes 2 saat fazla çalışsın, hafta sonu tatili bir gün olsun,
şimdiki nesil olmasa da gelecek nesillere güçlü bir ülke bırak..
var mı yapacak kimse? yok.. çünkü bunu yapmak göt ister.. kimse keyfinin bozulmasını istemez.. kimse gelecek nesil için keyfinin etkilenmesini istemez.. böyle düşündüğümüz için bugün saçma sapan boykotlar yapıyoruz..
yardım için gönderilen gemiye ateş açılıyor,
sonra açıklama yapıyorlar;
"en fazla büyük elçiyi 4-5 cm daha alçağa oturturuz diyorlar.."
ülkeyi bu hale getirdiler..
"one minute" demeyle olmuyor bu işler,
hadi şimdi
"just a second" desene...
diyemezsin! çünkü, ekonomik olarak güçsüzsün..
birilerinin iznini alman gerekiyor..
dediklerini yaptığın adam;
"türkiye'nin israil'den izin almadan gemiyi göndermesi yanlıştı" diyor...
israil'e savaş açalım?
artık topla, tüfekle, insan yığınlarıyla savaş açılmıyor..
tekonoloji, diplomatik ilişkiler..
biz de ne var?
"her ana asker doğurur, her ana helikopter doğurmaz"
mantığı var..