yürüyen merdivenden metroya inerken tam o sırada da metronun sesi geliyorsa, hangi yönden geldiğini tahmin etmeye çalışıyorum. çoğunlukla yön tahminim doğru oluyor ve çok mutlu oluyorum ama sonra nasıl götüm kalkıyor hiç sormayın, sanki metroyu ben icat ettim amooğoyum.
eğer metroyu direk sarı çizgilerin arkasında bekliyorsam, metro geldiğinde kendimi öyle kasarak ayarlamaya çalışıyorum ki metro durduğunda tam kapı benim önüme düşsün. gel gelelim bedeviliğim sağolsun, 2 kere üst üste kapıyı karşıma almışlığım yok. varsa yoksa iki kapının tam ortası. çok hüzünleniyorum sözlük, sanki metroyu ben icat ettim de patentini çaldırıp başkası üzerine aldı, o derece yani.
metroda yürüyen merdivenlerden yürürken sol şeritte duran bi insan evladı varsa kafa göz dalasım geliyor, nasıl sinirleniyorum anlatamam. ulan rencide etmiyim diyorum adamı/kadını, yüzüne imalı imalı "yarraaam bi kenara çekilir misin" şeklinde bakıyorum, tık yok. üstüne üstelik bi de bana "ne bakıyosun yarraaam" şeklinde bakmıyorlar mı... heyallaaam yaa..
yine metroda, şimdi bilenler bilir metrocity metrodan karafırın'ın hemen sağından yürüyen merdivene inerken mühendis abilerim oraya bi kolon koymuşlar, büyükcene bişey. arkadaş ben göte yumurta gelmesi gücüyle harekete geçen bi adamım, hızlı yürürüm. inanın hızlı hızlı yürüyerek o kolondan sağa kıvrılırken götümden gelen teri kettle'a koysam bi bardak 3ü 1 arada için gerekli su çıkar. ya benim gibi virajı dar dönen biriyle kafa kafaya çarpışırım diye çok feci korkuyorum
bi de mesela metroda oturuyorum. ineceğim duraktan bir önceki durakta metroya yaşlı, çocuklu ve türevlerinden bi insan gelince paranoyaklaşıyorum. şimdi kalksam da atıyorum teyze otursa, 1 durak sonra incem zaten; bunlar arkamdan "vay yavşak zaten inekmiş öbür durakta, yer vermesi nezaketten değilmiş." diye düşüncek sanıyorum. yer vermesem bu sefer de kendimi kötü hissediyorum, bi de karşımda oturan orta yaşlılar(ne yer verir, ne yer verilir yaşları) sanki bana bakıp "vay yavşak, teyzeye yer vermiyor, hadi ben orta yaşım istesem de veremem ama aaah bu yeni nesil yok mu.." diye düşündüğünü sanıyorum. o son 2 durak arasındaki işgence dolu süreyi ifade etmem mümkün değil amk. marketten 2 sakız alır 25 kuruş uzatırsın kasiyere, kasiyerin parayı kasaya koyup sana 5 kuruşu verme süresiyle aynıdır bu metrodaki süre. 5 kuruşu alsam pinti, almazsam sanki 5 kuruş bahşiş bırakmış hissediyorum; yine elalem ne dicek diye paranoyaklaşıyorum. öyle işte...